Plänen Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Alten Plänen rekonstruiert werden.
Eski planlar yenileniyor.
Wir widersetzten uns diesen Plänen.
Biz bu planlara da itiraz ettik.
So viel zu den Plänen meines Vaters.
Böylece babamın planları suya düştü.
Und ich arbeite nicht nach seinen Plänen.
Ben Nealın planlarına göre çalışmam.
Erliegen Sie nicht den Plänen anderer Menschen.
Başkalarının planlarına dahil olmayın.
Bluehost bietet das auch mit all ihren Plänen an.
Bluehost da bütün planları ile bunu sunuyor.
Was? Aber den Plänen zufolge ist das Gebäude nicht unterkellert?
Ama planlara göre bodrum yok. Ne?
Was sagt Russland zu den Plänen der Nato?
Rusya NATO planlarına nasıl bakıyor?
Den Plänen nach ist das Gebäude das sicherste in Amerika.
Planlara göre bu, Amerikanın en güvenli binası.
Wandkarten, topografischen Plänen und Globen.
Haritaları, topografya planları ve küreler dahil.
Nach den Plänen in Davians Koffer ist sie im Labor des 56.
Davianın çantasındaki planlara göre… Hengshan Lu binasının 56.
Das entsprach natürlich nicht den Plänen Washingtons.
Olaylar Washingtonun planlarına göre akmadı.
Sie ist auch mit Plänen und Restaurant-Reservierungen zu helfen.
Seyahat planları ve restoran rezervasyonları ile yardımcı olurlar.
Ich bin fertig mit Harvey und seinen Plänen, ja?
Harvey ve onun planları ile işim bitti, tamam mı?
In welchen Office 365 Plänen ist PowerPivot enthalten?
Hangi Microsoft Office 365 planları PowerApps içerir?
Es gibt noch keine Kommentare zu Ms. Yindels Plänen.
Hiçbiri Bayan Yindelın planları üzerine yorum yapmadı.
Ich tat alles, um ihren Plänen zu entkommen.
Planlarına direnmek için elimden gelen her şeyi yaptım.
Mit den Plänen von Lite, Pro und Ultimate ist es leicht, die richtigen zu finden.
Lite, Pro ve Ultimate planları ile doğru olanı bulmak çok kolay.
Alle fielen ihren eigenen ruchlosen Plänen zum Opfer.
Her biri kendi alçakça planları yüzünden mahvolacak.
Der Zugang zu den Plänen der Kollaborateure ist alles, was zählt.
İşbirlikçilerin devam eden planlarına erişimin olması, önemli olan tek şey.
Von Rotta, Höß und Sie haben den Plänen zugestimmt.
Von Rotta, Hoess ve siz bile planları kabul etmiştiniz.
Der Wechsel zwischen Plänen kann zu jeder Zeit im Abrechnungszeitraum erfolgen.
Planlar arasında geçiş, fatura döngüsünde herhangi bir zamanda yapılabilir.
Nutzer können ganz einfach zwischen Plänen up- und downgraden.
Kullanıcılar planlar arasında kolayca yükseltme ve düşürme yapabilirler.
Plänen sagen"Scheiß drauf" und einfach auf ein verdammtes Boot steigen?
Hayatımızda bir kez olsun tüm planlara'' boşver'' deyip lanet olası tekneye binebilir miyiz?
Im Labor des 56. Nach den Plänen in Davians Koffer ist sie.
Davianın çantasındaki planlara göre, Hengshan Lu binasının 56.
Nach diesen Plänen für Wasser- und Abwasserleitungen verläuft fast die ganze Route über mein Land.
Bu planlara göre su ve atık borularının… neredeyse tamamı arazimden geçecek.
Sie wurden in Übereinstimmung mit den Plänen des Venus Projekts erstellt.
Venüs Projesinin planlarına uygun olarak hazırlandı.
Plänen sagen"Scheiß drauf" und einfach auf ein verdammtes Boot steigen?
Bütün planlara'' boşver'' deyip kahrolası bir tekneye mi bineceksin? Bir kereliğine, sadece hayatımızda,?
Der Hauptunterschied zwischen den Plänen ist die Anzahl der Benutzer pro Standort.
Planlar arasındaki temel fark, konum başına kullanıcı sayısıdır.
Nach den Plänen der Werft„Severnaya Verf“ wird die Fregatte bis Ende des Jahres an die Marine übergeben.
Severnaya Verf” tersanesinin planlarına göre, firkateyn yıl sonuna kadar donanmaya devredilecek.
Sonuçlar: 239, Zaman: 0.0429

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce