POL ne Demek Turkce - Turkce Çeviri S

Isim
pol
polly
poll
paul
kutup
polar
pol
arktische
der arktis
polarität
südpol
poll
polly
pol
kutbu
polar
pol
arktische
der arktis
polarität
südpol

Pol Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Schnell mit pol.
Pol çabuk gel.
Ein Glas Pol Roger.
Bir bardak Pol Roger.
Geografischer Pol.
Coğrafi Kutup.
Nein, Pol, sei nicht dumm.
Hayır Pol, aptallık etme.
Magnetischer Pol.
Manyetik Kutup.
İnsanlar da tercüme ediyor
Tante Pol, was machst du da?
Pol teyze, ne yapıyorsun?
Ich arbeite, Pol.
İş yapıyorum Pol.
Scott sucht einen Pol, den niemand kennt.
Scott kimsenin bilmediği kutbu arar.
Sicherheitsdienst pol.
Güvenlik Pol.
Pol, gib ihm zehn Schillinge, für Schuhe.
Pol ona 10 şilin ve birkaç ayakkabı ver.
Hör zu, Tante Pol.
Dinle, Pol teyze.
Scott sucht einen Pol, den niemand kennt. Toll.
Harika. Scott kimsenin bilmediği kutbu arar.
Ich heiße übrigens Pol.
Adım Pol, bu arada.
Pol, gib ihm zehn Schillinge, für Schuhe. War es das.
Pol ona 10 şilin ve birkaç ayakkabı ver.
Gut. Ein Kissen, Pol.
Tamamdır. Yastık, Poll.
Hohen Pol Lichter sind Ideal für Straßenbeleuchtung.
Yüksek Kutup ışıkları yol aydınlatma için idealdir.
Ich heiße Quiller. Pol.
Benimki Quiller. Pol.
Also wie ein Mensch, nicht als Pol Pot der Sexualität?
İnsan gibi, cinselliğin Pol Potu gibi olmayan?
Sie haben mich im Visier. Pol.
Pol benim için geliyorlar.
Ein paar: Hohen Pol Lichter sind Ideal für Straßenbeleuchtung.
Bir çift: Yüksek Kutup ışıkları yol aydınlatma için idealdir.
Willkommen zu Hause, Pol.
Evine hoşgeldin, Pol.
Der nächste streifen: Hohen Pol Lichter sind Ideal für Straßenbeleuchtung.
Sonraki: Yüksek Kutup ışıkları yol aydınlatma için idealdir.
Komm schon, Schatz. Nein, Pol.
Hayır, Poll. Hadi bebeğim.
Pol, ich werde deinen Sohn und deine Tochter finden… und sie nach Hause bringen.
Pol. Oğlunu ve kızını bulacağım ve onları eve getireceğim.
Du musst ihn gehen lassen, Pol.
O zaman bırak gitsin Poll.
Pol, ich werde jetzt von der Firma bezahlt, darum muss ich mit anderen Leuten reden.
Pol ben artık şirket için çalıştığımdan konuklarla sohbet etmeliyim.
Sie haben mich im Visier. Pol.
Benim için geliyorlar. Pol.
Hohen Pol Lichter können in der Regel in Aufzug und nicht-Lift Typ unterteilt werden.
Yüksek Kutup ışıkları genellikle Asansör ve Asansör türü bölünmüş olabilir.
Deshalb nennen wir ihn auch den"Dritten Pol.
Ki bu nedenle'' Üçüncü Kutup'' olarak adlandırılır.
Allerdings ist der linke und revolutionäre Pol in Deutschland noch zu stark zersplittert.
Fakat Almanyadaki solculuk ve devrimcilik kutbu halen çok bölünmüş durumdadır.
Sonuçlar: 373, Zaman: 0.0359
S

Pol eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce