Raub Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Nicht Raub.
Raub und Mord.
Nur der Raub.
Sadece soygun.Der Raub beginnt!
Soygun başlasın!Das war gar kein Raub.
Bu hırsızlık değildi.Raub und Mord?
Soygun ve cinayet mi?Es ist kein Raub, Lana.
Bu hırsızlık değil Lana.Raub und Mord?
Hırsızlık ve cinayet?Sechs monate nach dem raub.
Raub aus Armut?
Hırsızlık yoksulluktan mı?Entführung, Raub, Mord.
Adam kaçırma… soygun, cinayet.Mord, Raub, Körperverletzung.
Cinayet, hırsızlık, saldırı.Und wie kompliziert der Raub war.
Raub, Drogen, Mord.
I1} hırsızlık, narkotik, cinayet dahil.Ob sich dieser Raub gelohnt hat?
Raub und Schüsse an der South Figueroa.
Soygun ve ateş Güney Figueroada.Kannst du den Raub abblasen. Also.
Yani… Soygunu iptal edebilirsin.Er schickte eine SMS kurz vor dem Raub.
Soygundan hemen önce mesaj atmış birisine.Sebastian, ein Raub, Leute werden vermisst?
Sebastian, soygun, kayıp insanlar?Es ist nichts weiter als legaler Raub.
Yasallaştırılmış hırsızlıktan başka bir şey değil.Ein Raub von nationaler Bedeutung", hieß es.
Soygunun ulusal bir önem taşıdığı yazıyormuş.Ich habe das gefunden. Raub ist also nicht das Motiv.
Bunu bulduk. Sebebinin hırsızlık olmadığı açıkça görülüyor.Den Raub"vielleicht" noch mal überdenken?
Soygunu tekrar düşünmemiz gerekebilir mi diyorsun?Art. 161 des Strafgesetzbuches: Raub organisierte Gruppe.
Ceza Kanununun 161i: organize bir grup tarafından soygun.Raub auf Taxizentrale- Polizei sucht Zeugen.
Taksi Çağrı Merkezine hırsızlık: Polis tanık arıyor.Jemand hat ihn davon überzeugt, dass Sie hinter dem Raub stecken.
Birisi onu soygunun arkasında senin olduğuna ikna etmiş.Der Raub ist mit Sicherheit das Werk eines Genies.
Bu soygunun, bir dahinin işi olduğuna şüphe yoktu.In einer geht's um ein Treffen am Tag vor dem Raub.
Bir e-postada soygundan önceki gün yapılacak bir toplantıdan bahsediliyor.Ich mache den Raub, ich nehme das ganze Risiko auf mich.
Soygunu ben yapacağım, tüm riski ben alacağım.Wir konzentrieren uns besser auf das Penthouse in Tribeca, wo der Raub stattfand.
Biz en iyisi soygunun yapıldığı Tribecadaki çatı katına odaklanalım.
