Schlecht behandelt Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Du hast sie schlecht behandelt.
Ona çok kötü davrandın.Die Neger hier werden schon lange verdammt schlecht behandelt.
Wurdet Ihr schlecht behandelt?
Size kötü muamele yapıldı mı?Die Nigger hier werden schon seit langem sehr schlecht behandelt.
Bence buradaki zencilere uzun zamandır çok kötü muamele ediliyor.Sie wurden nicht schlecht behandelt, les champignons.
Les champignonlar kötü muamele görmezdi.Combinations with other parts of speech
Es tut mir leid, dass mein Vater dich schlecht behandelt.
Babam sana hep kötü davrandığı için üzgünüm.Ich habe ihn schlecht behandelt, seitdem er Orthodox wurde.
Mädchen ständig schlecht behandelt.
Kıza sürekli kötü davranırlar.Oder schlecht behandelt ohne körperliche Gewalt anzuwenden.
Ya da herhangi bir fiziki şiddet uygulanmadan kötü muamele görüyorsanız.Ich habe Sie schlecht behandelt.
Ona çok kötü davrandım.Nirgends fühlte ich mich wegen meiner Nationalität schlecht behandelt.
Hiçbir yerde milliyetim yüzünden kötü davranışla karşılaşmadım.Sie hat mich schlecht behandelt.
Bana kötü davranıyordu.Jetzt gibt es eine Chance, die Verteidiger vom Ball Hitter schlecht behandelt.
Şimdi savunucuları uzak kötü muamele top şut atan bir şans var.Ich hätte ihn schlecht behandelt, seit er orthodox geworden ist.
Ortodoks olduktan sonra ona kötü davrandım.Meine Mutter hat mich schlecht behandelt.
Wenn der Partner die Frau schlecht behandelt, dann hat die Frau manchmal Angst.
Eşin kadına kötü muamele yapması durumunda, kadın bazen korkar.Wie wir reagieren, wenn uns jemand schlecht behandelt.
Birisi bize kötü davrandığında nasıl bir karşılık veriyoruz?Er wurde gefoltert und schlecht behandelt, und sein Körper war so ziemlich ein Wrack.
İşkence gördü ve kötü muamele gördü ve vücudu neredeyse enkazdı.Ich sage Dr. Russo, dass sie sie schlecht behandelt.
Kötü davrandığını Dr. Russoya söyleyeceğim.Der einen vernachlässigt oder schlecht behandelt. Wie schrecklich es wäre, jemandem zu dienen.
Sana kötü davrananlara hizmet etmek o kadar Wir fragten, ob die syrische Armee jemanden schlecht behandelt habe.
Suriye Ordusunun kimseye kötü muamele yapıp yapmadığını sorduk.Mein Vater hat mich schlecht behandelt.
Babam bana kötü davranıyor.Ich habe nie gesehen, daß er alte Leute, Kinder und Hunde schlecht behandelt.
Yaşlılara, çocuklara ya da köpeklere kötü davrandığını da hiç görmedim.Wenn mein Baby mich schlecht behandelt.
Bebeğim bana kötü davranınca.Aber die Anschuldigungen wachsen, dass CongoRun seine Mitarbeiter schlecht behandelt.
Ancak CongoRunun çalışanlarına kötü davrandığına dair… suçlamalar devam ediyor.Wenn jeder jeden schlecht behandelt?
Herkes kötü muamelede bulunuyorsa?Diese Nebenwirkungen sind mehr verschärft, wenn der Stoff schlecht behandelt wird.
Bu yan etkiler madde kötü muameleye maruz kaldığında ağırlaştırılmış ek vardır.Hat Lord Tyrion dich schlecht behandelt?
Lord Tyrion sana kötülük etti mi?Ich wurde verraten und schlecht behandelt.
İhanete uğradım ve kötü davrandılar.Er fühlte sich immer schlecht behandelt.
Orda kendisine kötü davranıldığını düşünüyormuş.
