SIE DARAN ERINNERN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

Fiil
hatırlatmama
erinnern
erinnerung
merken
vergessen
daran zu denken
gedenken
remembering
wissen
hatırlatmak
erinnern
erinnerung
merken
vergessen
daran zu denken
gedenken
remembering
wissen
hatırlatayım
erinnern
erinnerung
merken
vergessen
daran zu denken
gedenken
remembering
wissen
hatırlatmam
erinnern
erinnerung
merken
vergessen
daran zu denken
gedenken
remembering
wissen

Sie daran erinnern Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ich darf Sie daran erinnern.
Hatırlatmama izin verin.
Sie daran erinnern, dass Jules und Terry vom Sheraton später kommen. Sagen Sie es ab.
Bugün Sheratondan gelecek… olan Jules ve Terryyi bir hatırlatayım dedim.
Doktor…- Muss ich Sie daran erinnern.
Hatırlatmama gerek yok beyler.- Doktor.
Darf ich Sie daran erinnern, dass Hochmut vor dem Fall kommt?
Ben de hatırlatayım, kibir insanı kör eder?
Es ist beschämend, dass ich Sie daran erinnern muss.
Beni bunu hatırlatmak zorunda bırakmak ayıp olur.
Combinations with other parts of speech
Muss ich Sie daran erinnern, wen ich heile?
Peki benim kimi iyileştirdiğimi hatırlatmam gerekiyor mu?
Dass Sie von einem Mitglied des Reformklubs sprechen? Muss ich Sie daran erinnern,?
Reform Kulübünün bir üyesi hakkında konuştuğunuzu hatırlatmama gerek var mı?
Du musst sie daran erinnern, warum sie hier ist, okay?
Neden burada olduğunu unutma, tamam mı?
Daß Ihnen in den Continental-Hotels keine Geschäfte gestattet sind? Muß ich Sie daran erinnern,?
Continental sınırları içinde… iş görülemeyeceğini hatırlatmama gerek var mı?
Muss ich Sie daran erinnern, was auf dem Spiel steht?
Neyin tehlikede olduğunu hatırlatmama gerek var mı,?
Dass Sie mir und meinen Auftraggebern etwas Wichtiges schuldig sind. Ich möchte Sie daran erinnern.
Çok önemli bir şey borçlu olduğunu unutmamanı istiyorum. Bana ve patronlarıma.
Muss ich Sie daran erinnern, dass heute Silvester ist?
Yeni Yıl arifesi olduğunu hatırlatmama gerek var mı?
Dass Sie uns eingeladen haben, nicht wir Sie? Mr. Picker,muss ich Sie daran erinnern,?
Bay Picker… bizi davet edenin siz olduğunu,bizim etmediğimizi hatırlatmak zorunda mıyım?
Er wollte sie daran erinnern, dass es allein sein Plan war.
Planın başkasına değil, ona ait olduğunu hatırlatmak istemiş.
Keine Geschäfte gemacht werden? Muss ich Sie daran erinnern, dass auf dem Continental-Areal?
Continental sınırları içinde… iş görülemeyeceğini hatırlatmama gerek var mı?
Muss ich Sie daran erinnern, dass der Preis bereits festgelegt wurde?
Fiyatın çoktan ayarlandığını hatırlatmama gerek var mı?
Als Priester muss ich Sie daran erinnern, dass wir alle Sünder sind.
Bir rahip olarak hepimizin günahları olduğunu hatırlatmak zorundayım.
Ich will Sie daran erinnern, dass Sie wegen Meineides belangt werden können.- Morgen.
Cezası olduğunu hatırlatmak isterim. Yalancı şahitliğin Günaydın.
Lieutenant, muss ich Sie daran erinnern, dass dieser Mann die Judas-Münze stahl.
Teğmen, hatırlatmama gerek var mı bu adam Judasın sikkesini bizden çaldı.
Muss ich Sie daran erinnern, dass ich das ohne Hilfe schaffe?
Bu işi mükemmel bir şekilde halledeceğimi hatırlatmak zorunda mıyım?
Mr. Bukowski, muss ich Sie daran erinnern, dass Sie sich nicht selbst vertreten?
Kendinizi temsil etmediğinizi hatırlatmama gerek var mı Bay Bukowski?
Wir sollten Sie daran erinnern, dass die Verwendung dieser Dienste kann gefährlich sein.
Bu hizmetleri kullanarak tehlikeli olabilir, hatırlatmak gerekir.
An dieser Stelle möchten wir Sie daran erinnern, dass Sie nicht mit Makro-Influencern arbeiten müssen.
Bu noktada makro influencerlar ile çalışmak zorunda olmadığınızı hatırlatmak isteriz.
Muss ich Sie daran erinnern, dass Sie eine rekrutierte Agentin einer fremden Regierung sind?
Hatırlatmama gerek var mı…-… yabancı bir hükümetin muhbir ajanısın sen?
Vorweg möchte ich Sie daran erinnern, dass Sie gesagt haben, er sei ein Naturtalent.
Başlamadan önce… şunu hatırlatayım ki sen onun doğuştan yetenekli olduğunu söylemiştin.
Muss ich Sie daran erinnern? Sie haben Verpflichtungen gegenüber Palmer Tech?
Palmer Teknoloji konusundaki sorumluluklarınızı hatırlatmama gerek var mı?
Ich will Sie daran erinnern, dass In meine Wohnung.
Benim daireme. Hatırlatmak isterim Bay Dermott, bizimkisi iş ilişkisi.
Wir wollten Sie daran erinnern, dass Ihre Lesebrille fertig ist.
Okuma gözlüklerinizin hazır olduğunu hatırlatmak istiyoruz.
Ich möchte Sie daran erinnern, dass ich es bin, die ihr Leben riskiert.
Canını riske atan kişinin ben olduğumu hatırlatmak isterim.
Darf ich Sie daran erinnern, dass das Bureau of Investigation Ihr Beschützer sein will.
Soruşturma Bürosunun amacının sizi korumak olduğunu hatırlatmama izin verim.
Sonuçlar: 111, Zaman: 0.0374

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce