SO PEINLICH ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• çok utanç verici
• çok mahcup
• çok tuhaf
• çok utanıyorum
• kadar utanıyor

So peinlich Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

So peinlich.
NÇok utandım.

Das ist so peinlich!
Çok tuhaf oldu!

So peinlich.
Utanç verici mi?

Es ist so peinlich.
Çok mahcup oldum simdi.

So peinlich.
Çok utanç verici.

Musik Es ist so peinlich.
Çok mahcup oldum şimdi.

So peinlich.
Çok utanç vericiydi.

Musik Es ist so peinlich.
Çok mahcup oldum simdi.

So peinlich.
Ne kadar utandırıcı.

Was ist denn so peinlich?
Bu kadar utanç verici olan ne?

Das ist so peinlich. Entschuldigung.
Üzgünüm. Bu çok utanç verici.

Ja. Wayne Lineker, so peinlich.
Evet. Wayne Lineker, çok utanç verici.

Was? So peinlich.
Ne? Bu çok utanç verici.

Dankeschön.- Das ist so peinlich.
Teşekkür ederim. -Bu çok utanç verici.

Das ist so peinlich!- Scheiße!
Lanet olsun! Çok utanç verici!

Sie sah mich und es war ihr so peinlich.
Beni gördü. Öylesine utanç vericiydi ki.

Das ist ja so peinlich. Gott!
Oh, Tanrım, bu çok utanç verici.

So peinlich… HEIMWEG NAJIMI-CAM.
Çok tuhaf… EVE YÜRÜYÜŞ NAJIMINİN GÖZÜNDEN.

Das war so peinlich.
Ne kadar utanç verici biliyor musun?

So peinlich, beschämend und erbärmlich es auch ist.
Çok utandım, küçük düştüm ve de rezil oldum.

Das ist mir so peinlich. Sag was.
Bir şey söyle. Çok utanıyorum.

Oh Gott, das ist heftig und so peinlich.
Bu çok büyük bir hata ve çok utanç verici.

Es ist mir so peinlich und ich schäme mich.
Öyle utanç içinde ve mahcubum ki.

In 10'000 Jahren war mir noch nie etwas so peinlich.
Hiç bu kadar utanmamıştım. 10,000 yıl içerisinde.

Das muss dir so peinlich sein.
Bu senin için çok utanç verici olmalı.

Das kann ich beim Chaos Computer Club keinem erzählen, so peinlich ist das.
Kulüptekilere söyleyemem. Utanç verici bir şey bu.

Das ist so peinlich. Danke, vielen Dank. Nein.
Bu çok utanç verici, teşekkürler.

Warum sollte ich über etwas, was so peinlich ist, Lügen?
Bu kadar utanç verici bir şey hakkında neden yalan söyleyeyim ki?

Das ist so peinlich.- Was ist das?
Bu ne? Bu benim için çok utanç verici bir durum?

Ich glaube, ich habe zwischen jeder einzelnen aufnahme geschrien" es ist so peinlich.
Sanıyorum ki her bir çekim arasında“ bu çok utanç verici!” diyerek çığlık attım.