Spröde Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Spröde TV: Die Begegnung.
Besonders für spröde Nägel geeignet.
Spröde oder schwach Fußnägel.
Kırılgan veya zayıf ayak tırnakları.Weißer Ton- spröde und schwache Strähnen;
Beyaz kil- kırılgan ve zayıf iplikçikler;Es tut mir leid.Blauen Flecken, spröde Knochen, du….
Özür dilerim anne.Morarmalar, kırılgan kemikler, olur da….Trockene, spröde Locken geben keinen perfekten Farbton.
Kuru, kırılgan halkalar mükemmel bir gölge vermez.Zackig, krümelig oder spröde- oft zerbrechlich.
Yırtık pırtık, ufalanan veya kırılgan- çoğu kez Spröde Nägel: Reaktion auf die tägliche Biotinsupplementierung.
Gevrek tırnaklar: günlük biyotin takviyesine yanıt.Nägel werden spröde, zerbröckeln ständig;
Tırnaklar kırılgan hale gelir, kalıcı olarak ufalanır;PVC ist nicht UV-beständig und wird nach kurzer Zeit spröde".
PVC ultraviyole dirençli değildir ve kısa zamanda kırılgan hale gelir''.Haare werden spröde und verlieren ihren natürlichen Glanz.
Daha sonra saçlar kurur ve doğal ışıltısını kaybeder.Sind unter normalen Temperatur- und Druckbedingungen fest und spröde;
Normal sıcaklık ve basınç koşulları altında katı ve kırılgandır;Wer will dünne, spröde und schmutzig aussehende Nägel?
İnce, kırılgan ve kirli görünümlü tırnakları kim ister ki?Der resultierende martensitische Stahl ist extrem hart aber sehr spröde.
Elde edilen martensitik çelik son derece ama çok kırılgan zordur.Wie man trockene und spröde Haarspitzen zu Hause wieder herstellt.
Evde kuru ve kırılgan saç uçları nasıl geri alınır.In einem unzureichend erwärmten Zustand ist das Linoleumblatt zu spröde.
Yeterince ısıtılmayan bir durumda, linolyum levha çok kırılgandır.Ergebnis: Die Maske ist für trockene, spröde, geschwächte Strähnen geeignet.
Sonuç: Maske kuru, kırılgan, zayıflamış teller için uygundur.Die spröde, verletzte und poröse Haare derzeit- das Phänomen, leider häufig.
Kırılgan, yaralı ve gözenekli saçlar şu an- bu fenomen ne yazık ki sık.Wird unter UV-Licht und Ozon spröde(im Freien nur eingeschränkt geeignet).
UV ışığı ve ozon etkisi altında gevrekleşir( açıkhavaya uyumu sınırlı).Es ändert sich die Struktur des Stahls zu erschweren, aberdie Kugeln sind noch spröde.
Zorlaştırmak çelik yapısı değişecek amatopları hala kırılgan.Verdünnung oder spröde Knochen, Osteoporose oder häufige Knochenbrüche.
Inceltici veya gevrek kemikler, osteoporoz veya sık kemik kırıkları.Die Haare können aus verschiedensten Gründen spröde, dünn und brüchig werden.
Saç çeşitli nedenlerle Es ist auch viel weniger spröde als Magna W120 mit besserer Allround-Leistung.
Ayrıca Magna W120den çok daha az kırılgandır ve daha iyi bir performansa sahiptir.Die Nägel ändern ihre normale Farbe,werden dick, spröde und können zerbröckeln.
Çivi normal rengini değiştirir,kalınlaşır, kırılganlaşır ve parçalanabilir.Die spröde Materialstruktur bedingt eine gewisse mechanische Empfindlichkeit der Platten.
Gevrek malzeme yapısı plakaların belirli bir mekanik hassasiyetine neden olur.Verwenden Sie das Gewebe innerhalb einer Woche,sonst werden die Blöcke spröde mit dem Alter.
Bir hafta içinde doku kullanın,aksi blokları yaş kırılgan olacak.Der Solarfilm wird sehr heiß, spröde und anfällig für Kanten unter der Sonne.
Güneş filmi çok ısınır, kırılgan hale gelir ve güneşin altında kenara eğilimlidir.Es könnte Hyperparathyreoidismus… Muskelschwäche, spröde Knochen. Ich weiß.
Hiperparatiroidizm diye bilinen tıbbi bir durum vardır… semptomları kas güçsüzlüğü, kırılgan kemiklerdir, evet biliyorum.Wenn das Haar trocken und spröde wird, trinke ich Vitaminkomplexe, es hilft sehr gut.
Saç kuru ve kırılgan hale gelirse, vitamin kompleksleri içerim, çok iyi yardımcı olur.Normalerweise haben unnatürliche Blondinen erschöpft, spröde Locken, die leblos aussehen.
Doğal olmayan sarışınlar genellikle tükenmiş, kırılgan kıvrımlara cansız görünüyorlar.
