TYPISCHE SYMPTOME ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• tipik semptomları
• tipik belirtiler
• tipik belirtileri

Typische symptome Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Typische Symptome einer Erkältung im Sommer.
Yaz ayında soğuk algınlığını tipik belirtileri.

Manche Menschen haben weniger typische Symptome.
Bazı insanlar daha az tipik semptomlara sahiptir.

Typische Symptome in diesem akuten Stadium sind.
Bu akut aşamadaki tipik belirtiler şunlardır.

Manche Menschen haben weniger typische Symptome.
Bazı insanlar da daha az tipik belirtileri vardır.

Typische Symptome der Piroplasmose bei Hunden sind.
Köpeklerde piroplazmozun tipik belirtileri şunlardır.

Und jüngere Betroffene haben weniger typische Symptome.
Bazı insanlar daha az tipik semptomlara sahiptir.

Typische Symptome einer oder mehrerer fehlerhafter Einspritzdüsen sind.
Bir veya daha fazla hatalı enjektörün tipik semptomları.

Obwohl nicht alle Migräne identisch sind, sind typische Symptome.
Tüm migrenler aynı olmasa da, tipik belirtiler şunlardır.

Die Ärzte sagen, dies seien typische Symptome von Nervengasopfern.“.
Doktorlar bunların sarin gazının tipik semptomları olduğunu söylüyor'' dedi.

Obwohl nicht alle Migräne identisch sind, sind typische Symptome.
Tüm migren atakları aynı olmasa da, tipik belirtiler şunları içerir.

Typische Symptome sind: Tortuosität der Venen, deren Ausdehnung, Protrusion.
Tipik belirtiler şunlardır: damarların tortuositesi, genişlemeleri, çıkıntıları.

Throat Cancer: Wer ist gefährdet, typische Symptome, Behandlungsmethoden.
Boğaz kanseri: risk altında olan kişiler, tipik semptomlar, tedavi yöntemleri.

Röntgenbilder zeigen auch keinen gesprungenen Zahn, und nicht jeder hat typische Symptome.
X-ışınları da çatlak bir diş ortaya çıkarmaz ve herkesin tipik semptomları yoktur.

Die Ärzte sagen, dies seien typische Symptome von Nervengasopfern.“.
Doktorlar bunların, sinir gazı kurbanlarında görülen tipik belirtiler olduğunu söylüyor.” dedi.

Röntgenstrahlen zeigen auch nicht einen gebrochenen Zahn, und nicht jeder hat typische Symptome.
X-ışınları da çatlak bir diş ortaya çıkarmaz ve herkesin tipik semptomları yoktur.

Typische Symptome von Kraftverlust sind chronische Depressionen, chronische Selbstmordneigungen, chronische Krankheiten und chronisches Unglück.
Güç kaybının tipik semptomları kronik depresyon, kronik intihar eğilimleri, kronik hastalık ve kronik şanssızlıktır.

Typische Symptome der Sonnenallergie wie Jucken und gerötete Haut ähneln den Symptomen„echter“ Allergien(wie Nickelallergie).
Kaşıntı ve kızarıklık gibi güneş alerjisinin tipik semptomları“ gerçek” alerjilerin semptomlarına benzer( nikel alerjisi gibi).

Typische Symptome sind Teilnahmslosigkeit und Husten, gefolgt von Geschwüren und Blutungen, später Demenz und kompletter Blutverlust.
Tipik belirtileri uyuşukluk ve öksürük. Arkasından kanamalı yaralar ve kan kaybı. Son olarak da hafıza kaybı ve kan kaybından ölüm.

Was sind die typischen Symptome von EO?
ÖGnin Tipik Belirtileri Nelerdir?

Gehen Sie zu WEB und lesen Sie die typischen Symptome und Behandlungsmethoden für die Gestationspyelonephritis bei Männern.
WEB ziyaret ve tipik semptomlar ve gebelik piyelonefrit erkeklerin tedavi yöntemleri hakkında okuyunuz.

Sind die typischen Symptome der GamesFlight Infiltration.
GamesFlight infiltrasyon tipik belirtileri şunlardır.

Keine typischen Symptome.
Tipik semptomlar değil.

Die aus solchen infizierten Eiern schlüpfenden Küken, zeigen die typischen Symptome der Pullorum-Krankheit.
Bu tür enfekte yumurtalardan çıkan civcivler, Pullorum hastalığının tipik semptomlarını gösterir.

Vergesslichkeit ist ein typisches Symptom.
Ağlama tipik bir belirtidir.

Der geschwollene Bauch ist ein typisches Symptom für viele Krankheiten oder Störungen des Verdauungssystems.
Şişmiş göbek, sindirim sisteminin birçok hastalığının veya rahatsızlığının tipik bir belirtisidir.

Früher wurde die sekundäre Dysmenorrhoe als ein typisches Symptom für die Entwicklung einer Endometriose angesehen.
Eskiden sekonder Dismenoreye ye Endometriyozis gelişiminin tipik bir semptomu olarak bakılırdı.

Trockenheit um die Augen herum ist kein typisches Symptom einer Allergie.
Göz çevresindeki kuruluk, alerjilerin tipik bir belirtisi değildir.

Durchfall ist das typischste Symptom.
Başağrısı en tipik belirtidir.

Zudem sind Herzschmerzen ein typisches Symptom verschiedener Herzerkrankungen.
Buna ek olarak, kalp ağrısı çeşitli kalp hastalıklarının tipik bir Semptomudur.

Etwa die Hälfte aller Patienten mit Appendizitis hat keine typischen Symptome, was eine Diagnose schwierig macht.
Apandisitli hastaların yaklaşık yarısı tipik semptomlara sahip değildir ve bu tanının konmasını zorlaştırabilir.