CAN ATTEST ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• şahitlik edebilir
• teyit edebilir
• doğrulayabilir
• kadarını kabul ederse
• doğrulayacak

Can attest Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

I can attest to that.
Buna şahitlik edebilirim.

The hotel staff can attest to that.
Otel çalışanları bunu onaylayabilirler.

I can attest to that.
Buna tanıklık yapabilirim.

Antonio's doctor can attest to that.
Antonionun doktoru bunu ispat edebilir.

I can attest to that.
Bunun için yemin edebilirim.

The basement vending machine can attest.
Bodrumdaki otomat bile bunu onaylayabilir.

And Gus can attest to that.
Gus bunu doğrulayabilir.

I defended myself. Houston police can attest.
Kendimi savundum. Houston polisi teyit edebilir.

And Gus can attest to that.
Ve Gus bunu kanitlayabilir.

A lot of boys at Pelican Bay can attest to that.
Pelikan Koyundaki bir çok çocuk bunu doğrulayabilir.

With Roy can attest. As anyone who's ever been to a restaurant.
Roy ile yemeğe çıkan herkesin anlayacağı gibi.

As my long-suffering wife can attest, I am gay.
Sevgili karım ne kadarını kabul ederse… Ben eşcinselim.

Her presence was felt like an endless summer. As those who knew her well can attest.
Varlığı sonsuz bir yaz gibiydi. Ama onu iyi tanıyanların da bildiği gibi.

Houston police can attest. I defended myself.
Kendimi savundum. Houston polisi teyit edebilir.

Thanks, Katie. As my sister, Ros, can attest…- Hey.
Teşekkürler, Katie.- Selam. Kız kardeşim Rosun da onaylacağı gibi.

I'm sure Margaux here can attest to wine's many health benefits.
Eminim Margaux şarabın yararlarını teyit edebilir.

Those of you who have met him, like Ted, can attest to this.
Onunla tanışmış olanlarınız, mesela Ted, şahitlik edebilir.

Five witnesses who can attest to that fact. And I do believe I have… one, two, three, four.
Ve eminim ki burada… bir, iki, üç, dört, beş… Beni doğrulayacak beş tanık var.

As my long-suffering wife can attest, I am gay.
Ben eşcinselim. Sevgili karım, ne kadarını kabul ederse.

Can attest to how little the Feds like to spend money. And I'm sure you, for one.
Federallerin ne kadar az para harcamayı sevdiklerini iddia edebilirsin. Ve emin olduğum bir şey var.

And I do believe I have… one, two, three, four… five witnesses who can attest to that fact.
Ve eminim ki burada… bir, iki, üç, dört, beş… Beni doğrulayacak beş tanık var.

And I'm sure you, for one, can attest to how little the Feds like to spend money.
Federallerin ne kadar az para harcamayı sevdiklerini iddia edebilirsin. Ve emin olduğum bir şey var.

A member of my crew encountered this man in Edinburgh while in the service of the Crown and can attest to the incriminating activities he saw there.
Edinburghda kraliyete hizmet ederken bu adama rastlamış ve orada gördüğü suç eylemlerine şahitlik edebilir.

No. But as you can attest, Dr. Brennan, scientists usually don't kill for them.
Sizin de tasdik edebileceğiniz gibi, Dr. Brennan, bilim insanları genellikle çıkarları için birini öldürmezler.

To the incriminating activities he saw there. A member of my crew encountered this man in Edinburgh while in the service of the Crown and can attest.
Edinburghda kraliyete hizmet ederken bu adama rastlamış ve orada gördüğü suç eylemlerine şahitlik edebilir.

While in the service of the Crown and can attest to the incriminating activities he saw there. A member of my crew encountered this man in Edinburgh.
Edinburghda kraliyete hizmet ederken bu adama rastlamış ve orada gördüğü suç eylemlerine şahitlik edebilir.

I can this with utmost confidence because Carl criswell gave me his word… and as all of us can attest, and the African-American…(Weak laugh) community can attest to.
Yüksek seviyede itimat edebileceğimi söyleyebilirim, çünkü Carl Criswell bana söz verdi. Hepimizin doğrulayabileceği, ve Afrikalı-Amerikalı olsun toplumun doğrulayabileceği.

A member of my crew and can attest to the incriminating activities he saw there. encountered this man in Edinburgh while in the service of the Crown.
Edinburghda kraliyete hizmet ederken bu adama rastlamış Bir tayfam, ve orada gördüğü suç eylemlerine şahitlik edebilir.

A person with a clean record, that could attest… that our family and neighbors… had been murdered by unknown lunatics.
Sabıkası temiz olan biri, ailemizin ve komşularımızın bilinmeyen çılgınlar tarafından öldürüldüğünü beyan edebilirdi.