TINKERING ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• kurcalıyor
• tamir
• oynamalar
• tamircilik
• düzeltme

Tinkering Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

You're tinkering!
Tamir ediyorsun!

Tinkering helps me think.
Tıkırtı düşünmemi sağlıyor.

You can start tinkering.
Tamire başlayabilesin diye yani.

Stop tinkering with that and look at me.
Onunla oynamayı bırak da bana bak.

It just needs a little tinkering.
Sadece biraz tamir gerekiyor.

I did a little tinkering to the formula.
Formülle biraz oynadım.

It isn't science. It's tinkering.
Bilim değil o, sadece kurcalamak.

Experimenting… Tinkering… First, he made dinosaurs.
Kurcalıyor, deniyor… Önce dinozorları yarattı.

Experimenting… First, he made dinosaurs. Tinkering.
Önce dinozorları yarattı. Kurcalıyor.

I got a little tinkering It's done.
Sadece birkaç küçük düzeltme yapmam gerekiyor. Bitti.

Experimenting… First, he made dinosaurs. Tinkering.
Kurcalıyor, deniyor… Önce dinozorları yarattı.

Experimenting… Tinkering… First, he made dinosaurs.
Önce dinozorları yarattı. Kurcalıyor, deniyor.

First, he made dinosaurs. experimenting… Tinkering.
Kurcalıyor, deniyor… Önce dinozorları yarattı.

Arlo, quit tinkering with that idiot box and come outside.
Arlo, o aptal kutusunu kurcalamayı bırak da dışarı gel.

First, he made dinosaurs. Tinkering, experimenting.
Kurcalıyor, deniyor… Önce dinozorları yarattı.

Gever Tulley teaches life lessons through tinkering.
Gever Tulley tamircilik yoluyla hayat dersleri veriyor.

First, he made dinosaurs. Tinkering, experimenting.
Önce dinozorları yarattı. Kurcalıyor, deniyor.

But the tinkering with nature has created long-term consequences.
Fakat dögayi duzeltmeye calismak uzun vadeli sönuclara sebep öldu.

First, he made dinosaurs. experimenting… Tinkering.
Önce dinozorları yarattı. Kurcalıyor, deniyor.

Basically. I got a little tinkering I have still got to do.
Aslında hala üzerinde küçük oynamalar yapıyorum Hala uğraşıyorum.

It's done. Basically. I got a little tinkering.
Sadece birkaç küçük düzeltme yapmam gerekiyor. Bitti.

Yeah, my tinkering has cost several lesser shifters their lives.
Evet, benim kötü tamirciliğim birçok şekil değiştirenin hayatına mal oldu.

Another example of your genetic tinkering, Dorian?
Genetik müdahalenin başka bir örneği mi, Dorian?

Tinkering School doesn't follow a set curriculum, and there are no tests.
Tamircilik Okulu belli bir müfredat izlemiyor. Ve sınavlar da yok.

Why don't you stop tinkering with that bell, go check on him.
Neden o zili tamir etmeye çalışmayı bırakıp, onu kontrol etmeye gitmiyorsun.

This is the exact moment that I started creating something called Tinkering School.
Bu tamı tamına Tamircilik Okulu denen şeyi yaratmaya başladığım an.

Tinkering under the hood is part of the fun of owning a classic automobile.
Kaportanın altını kurcalamak, klasik bir araba sahibi olmanın eğlenceli bir parçası.

Your forehand smash could use a bit of tinkering, and your teacher's been rather busy.
Sağ vuruşlarını biraz düzeltmeye çalışmalısın bu arada hocan baya meşgul.

The tinkering you speak of has been for the sole purpose of improving my performance as a physician.
Bahsettiğiniz kurcalamanın tek nedeni, doktorluk yeteneklerimi arttırmak içindi.

I spent every waking hour tinkering and perfecting her solar-powered oven.
O proje için, günümün her saatini güneş enerjili fırınını tamir edip mükemmelleştirmekle geçirtmişti.