AŞAĞILANMA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Isim
Fiil
Demütigung
aşağılanma
aşağılama
utançtan
rezil
küçük düşmekten
Erniedrigung
aşağılanma
aşağılama
alçaklık
rezillik
küçük
Demütigungen
aşağılanma
aşağılama
utançtan
rezil
küçük düşmekten
gedemütigt
aşağılamak
küçük düşürmek
rezil
alçakgönüllü
aşağılanmak
mütevazı

Aşağılanma Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Aşağılanma… Gene.
Gedemütigt- schon wieder.
Her tür… aşağılanma.
Demütigung. Jegliche Art von.
Ve aşağılanma. Acı.
Und Demütigung. Schmerz.
B Alay edilme ve aşağılanma korkusu.
C 5 Angst vor Lächerlichkeit und Demütigung.
Aşağılanma yüzyılı.
Jahrhundert der Demütigung.
Bu kadar aşağılanma yeter mi?
Ist das genug Demütigung?
Aşağılanma iz bırakmaz.
Demütigung hinterlässt keine Spuren.
Murray, aşağılanma, hepsi.
Murray, die Erniedrigung, alles.
Acı çekmem için kaç tane aşağılanma yapılmalı?
Wie viele Demütigungen muss ich noch ertragen?
Utanç, aşağılanma, gerçek.
Scham, Erniedrigung, die Wahrheit.
Böyle de oynanabilir tabii. Utanç. Aşağılanma.
Demütigung. Schande. So kann man es auch spielen.
Yaşlılık aşağılanma değildir.
Das Alter ist keine Demütigung.
Böyle de oynanabilir tabii. Utanç. Aşağılanma.
Schande, Demütigung. So kann man es auch spielen.
Toplu seçmeler, aşağılanma, reddedilme.
Massenaufrufe, Demütigungen, Absagen.
Gözleri düşmüş bir durumda, onları aşağılanma kaplar.
Während ihre Blicke demütig sind und Erniedrigung sie bedeckt.
Hakaret ve aşağılanma konusunda onlar ne düşünüyorlar?
Wie geht ihr mit Erniedrigung und Beleidigung um?
Görünüşünden dolayı kaç alay ve aşağılanma olduğunu kim bilebilir!
Wer weiß, wie oft er wegen seines Aussehens gehänselt und gedemütigt wurde!
Bu aşağılanma için parmağımı feda etmem yetmezdi.
Sondern meinen Kopf geben müssen. Für diese Demütigung hätte ich nicht meinen Finger.
Çin milliyetçileri de zaten buna“ Yüzyıllık Aşağılanma” adını veriyorlar.
Vorbei auch, was die Chinesen das„Jahrhundert der Demütigung“ nennen.
Aşağılanma ise, bundan ne kadar sürede sıkılacağıma göre değişir.
Die Demütigung, nun… dass hängt davon ab, wann ich davon gelangweilt bin.
Onlar için dünyada aşağılanma, ve ahirette de büyük bir azap var.
Schande gibt es für sie im Diesseits, und im Jenseits gibt es für sie gewaltige Strafe;
Aşağılanma, dayak, herhangi bir duygusal şokun olumsuz etkisi.
Der negative Einfluss von Demütigung, Schlägen, jeglichem emotionalen Schock.
Sonra okulda, herhangi bir şey bunu tetikliyordu her çeşit aşağılanma.
Später in der Schule, da reichte… der geringste Auslöser und… jede Art von… Demütigung.
Hatta Ruslar da oyuna dahil olursa belki de aşağılanma riskini göze alacak mı?
Eventuell gar eine Demütigung riskieren, wenn auch die Russen ins Spiel einsteigen?
Yoğun aşağılanma nedeniyle,… Kral geçici bir süreliğine tahtından feragat etti.
Vorübergehend auf seinen goldenen Thron. Wegen heftiger Demütigung verzichtet der King.
Muhakkak ki bu binlerce İranlının hayatı ve uluslararası aşağılanma anlamına gelecektir.
Sicher bedeutet das tausende iranischer Opfer und internationale Demütigung.
Sanırım benim ölümüm veya aşağılanma demek istiyorsun. Kızı ve Wessexin şöhretini?
Damit meinst du wohl den Tod oder die Erniedrigung meiner Tochter und des Rufs von Wessex?
Sonra okulda, herhangi bir şey… bunu tetikliyordu… her çeşit aşağılanma.
Durch jede Art von Demütigung. Später, in der Schule, wurde es durch alles Mögliche ausgelöst.
Önceleri bitti diye sevinmiştim,ama aşağılanma duygusu ebediyen kalacak.
Zuerst war ich froh, dass es vorbei war,aber das Gefühl der Erniedrigung wird für immer bleiben.
Üç yüz yıl aşağılanma, suistimal ve mahrum bırakmanın fısıltıda ses bulması beklenemez.
Dreihundert Jahre der Erniedrigung, Missbrauch und Benachteiligung kann nicht erwartet werden Stimme im Flüsterton zu finden.
Sonuçlar: 59, Zaman: 0.0399
S

Aşağılanma eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca