Adaletsiz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Adaletsiz hayat!
Ungerechtes Leben!Bu çok adaletsiz.
Adaletsiz Sonuç.
Bu çok adaletsiz.
Adaletsiz bu dünyayı.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Bu çok adaletsiz.
Es ist so ungerecht.Bu adaletsiz, öyle değil mi?
Das war nicht fair.Hayat çok adaletsiz.
Das Leben ist unfair.Hayat adaletsiz olabilir.
Das Leben kann unfair sein.Hayat çok adaletsiz.
Das Leben ist so ungerecht.Hayat adaletsiz olabilir.
Das Leben kann ungerecht sein.Hayatın kendisi adaletsiz.
Das Leben ist nicht fair.Dünya adaletsiz bir yer.
Die Welt ist unfair.Adaletsiz Bulmuşsun Dünyayı.
Sie die Welt ungerecht finden;Kötü ama adaletsiz değil.
Hart, aber nicht unfair.Adaletsiz Toplum bizi arıyor.
Die Injustice Society sucht uns.Bu ne kadar adaletsiz bir şey?
Das ist total unfair.Hayat acımasız ve adaletsiz.
Das Leben ist grausam und unfair.Hayat çok adaletsiz olabiliyor.
Das Leben kann ungerecht sein.Adaletsiz bir dünyada, bir adam.
In einer Welt ohne Gerechtigkeit, ein Mann.İnsanlar adaletsiz olabiliyorlar.
Menschen können unfair sein.Adaletsiz ve acımasız bir dünya görürüz.
Hayat bu kadar adaletsiz olabilir mi?
Konnte das Leben so ungerecht sein?Adaletsiz, umursamaz dünyadan nefret et!
Hasse die ganze ungerechte, gefühlskalte Welt!Bu oldukça adaletsiz görünüyor, Jax.
Das scheint ziemlich unfair zu sein, Jax.Adaletsiz görünüyorsa bu senin için de geçerli.
Wenn Ihnen das unfair vorkommt: Sie auch.Bir adam-- Dünyada adaletsiz, İhtiyacım olan.
Ich brauche… In einer Welt ohne Gerechtigkeit, war ein Mann.Adaletsiz bir dünyada, bir adam--- Benim bir.
Ich brauche… In einer Welt ohne Gerechtigkeit, ein Mann--.Eğer bu şekilde ölürse adaletsiz bir şekilde ölmüş olacaktı.
Wenn er einfach so starb, wurde er ohne Gerechtigkeit sterben.Ne kadar adaletsiz olduklarına. Çözülmemiş vakalara kafayı takmak.
Ungelöste Fälle. Wie unfair es ist.
