ALMAYA GITTI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• holen
• kaufen gehen
• holt

Almaya gitti Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Arabayı almaya gitti.
Das Auto holen.

Figlia ile Pete onun yükünü almaya gitti.
Figlia und Pete holen seine Ladung.

Sigara almaya gitti.
Zigaretten holen.

Fernando halanlardan Marieyi almaya gitti.
Fernando geht Marie holen.

Annemi almaya gitti.
Er wollte Mama holen.

Selam. Babam Taylor ve Aubreyyi almaya gitti.
Hey. Dad holt Taylor und Aubrey.

Paulü almaya gitti.
Die wollte Paul abholen.

Beth ve Philiple şehre simit almaya gitti.
Sie ging mit Beth und Philip Bagels holen.

Lily onu almaya gitti, değil mi?
Lily wollte ihn holen, oder?

Andy başka şeyler almaya gitti.
Andy holt noch mehr.

Soda almaya gitti, ama bir daha geri gelmedi.
Wollte Soda besorgen gehen und kam nicht wieder zurück.

Dedeme bez almaya gitti.
Holt Windeln für Grandpa.

Bu Treyin çaldığı şey, Ryan onu geri almaya gitti.
Trey stahl es. Ryan holt es zurück.

Cuddlio onu almaya gitti.
Knuddlio ging ihn holen.

Babası alıcıyı evde unutmuş. Onu almaya gitti.
Der Vater hat das Empfangsgerät vergessen, er holt es.

Az önce su almaya gitti.
Er wollte nur Wasser holen.

Diane misafir odasında uyuyor ve amcaların olivei almaya gitti.
Und deine Onkel holen Olive. -Diane schläft.

Ben bir soda almaya gitti ve.
Ich wollte'ne Limo kaufen gehen und.

Hemen ertesi sabah Georges albümünü almaya gitti.
Georges wollte gleich am nächsten Morgen Ihre neue CD kaufen gehen.

Bir gün babam sigara almaya gitti Ve asla geri gelmedi.
Dessen Vater kurz Zigaretten holt und nie zurückkommt.

Dün terziden fotoğrafı almaya gitti.
Er hat doch das Bild von der Schneiderin geholt.

Bizim cin dondurma almaya gitti ama sanırım biz süslemeye başlayabiliriz.
Aber wir sollten mit dem Baum schon mal anfangen. Unser Elf holt uns Eiscreme.

Evet az önce onu almaya gitti.
Ja, sie holt ihn gerade.

Rehinelerden biri bayıldı diğeri de ona ilaç almaya gitti.
Eine Geisel wurde ohnmächtig, eine andere wollte ihre Medikamente holen.

Fryı mı? Şey… sana dürüm almaya gitti benzin istasyonuna.
Fry? Der will dir einen Burrito von der Tankstelle holen.

Daryl, Tara ve Yumiko Lydiayı almaya gitti.
Tara und Yumiko holen Lydia schon.- Daryl.

Frankie ile kahve almaya gitti.
Kaffee holen mit Frankie.

Gargara, tuvalet kağıdı ve şeker almaya gitti.
Er ist Mundwasser, etwas Toilettenpapier und ein paar Pinzetten kaufen gegangen.

Biraz daha tekila almaya gitti.
Er ging mehr Tequila holen.

Bir arkadaş, Bay Dame onu almaya gitti.
Ein Freund von Solange, Monsieur Dame, holt ihn ab.