Ama paul Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ama Paul farklıydı.
Bu kadın kötü. Ama Paula!
Ama Paul kaybediyor.
Biliyorum ama Paul acı çekiyor.
Ama Paul farklıydı.
Yanlış anlama ama Paul, adamın pek fazla şansı yoktu.
Ama Paul hiç gelmez.
Belki bugün işe yaramaz, ama Paul asla pes etmez.
Ama Paul çok şanslıdır.
Kişisel bilgisayar onsuz olmazdı. Ama Paul bir şirket kurmaktan memnun değildi.
Ama Paul çok şanslıdır.
Evet. Gerçek Beatles değil ama Paul, George ve Ringo orada olacak.
Normalde hiç tanımadığım biriyle çıkmam… ama Paul ve Robin seni çok övdüler.
Haydi ama, Paul.- Hayır, olmaz.
Ama Paula! Bu kadın kötü!
Bu ırkçı dünyada bir tehdit olarak algılanacak Ama Paul, ne yaparsa yapsın bir erkeğe dönüşmek üzere.
Hadi ama Paul, böyle şeyler olur.
Ama Paul vazgeçmeyi reddetti.
Rapor falan istemiyorum, Dexter, Sağ ol ama Paul artık hayatımdan çıktı ve ben de boşanmak için mahkemeye başvurdum.
Ama Paula, davalı… Çok yakışıklı.
Kusura bakmayın ama Paul Gerardi en iyi dedektiflerimden biri.
Ama Paul, düşünmüyorum, bunu biliyorum.
Peki ama Paul aslında kimdir?
Ama Paul, burası çok sessiz. Her ne… olursa?
Peki ama Paul aslında kimdir?
Ama Paul, bu yaptığın kira sözleşmesinin apaçık bir ihlali.
Evet ama Paula Deen başını derde sokmadı gibi.
Ama Paul Young, ona ihanet edenleri cezalandırmak istiyordu.
Evet. Ama Paul sağlık hizmeti bölümündeydi.