BIR BALON ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Isim
Blase
mesane
kabarcık
balon
baloncuk
üfle
idrar torbası
sidik torban
einen Zeppelin

Bir balon Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bir balon var.
Da ist ein Ballon.
Babacık bir balon.
Daddy ist ein Luftballon.
Bir balon lütfen.
Einen Ballon, bitte.
Ne gördün? Bir balon.
Einen Zeppelin.- Was denn?
Bu bir balon.
Es ist ein Luftballon.
Combinations with other parts of speech
Büyük, kırmızı bir balon.
Ein großer, roter Ball.
Ben bir balon değilim.
Ich bin kein Luftballon.
Büyük, kırmızı bir balon.
Einen großen, roten Ball.
Bir balon alıyorsun.
Du kriegst einen Luftballon.
Sıradan bir balon değildi.
Es war nicht irgendein Ballon.
Bir balon rica ediyorum, lütfen.
Einen Ballon, bitte. Bitte.
Aslında kimse bir balon göremiyor.
Niemand sieht die Blase.
Bir balon yeterli değil: Bubble Shooter 2 ve Bubble Shooter 3.
Eine Blase ist nicht genug: Bubble Shooter 2 und Bubble Shooter 3.
Adeta patlamış bir balon gibi.
Wie ein Ballon, der geplatzt ist.
Vay be bir balon daha patladı.
Schon wieder ist ein Luftballon geplatzt.
Tıpkı patlayan bir balon gibi.
Wie ein Ballon, der geplatzt ist.
Başka bir balon daha yapabiliriz.
Wir könnten doch noch einen Ballon bauen.
Çünkü tam olarak bir balon değil.
Weil es eigentlich keine Blase ist.
Şimdi bu bir balon mu yoksa sadece çok mu yüksek?
Ist das nun eine Blase, oder zu hoch?
Eğer bir yankısız odada bir balon patlar.
Wenn ein Luftballon in einem schalltoten Raum zerplatzt.
Kantinde bir balon olacak.
In deinem Essen wird ein Ballon sein.
Her oyuncu sağ bacağına bir balon bağlar.
Dann bekommt jeder Spieler einen Luftballon an das rechte Bein gebunden.
O yaşlı erik bir balon atabilir. Hazır mısın?
Die alte Schachtel kann Ballons werfen. Bereit?
Dünyanın nasıl olduğunu göremiyoruz. Anladım ki biz aslında bir balon içindeyiz.
Mir wurde klar, dass wir in unserer Blase nicht sehen, wie die Welt wirklich ist.
Sana başka bir balon alırız.
Wir kaufen einen anderen. Ich will meinen eigenen Ballon.
Sonuçta, bir balon yerine bir ısıtma yastığı şişirmeye çalışıyor gibi!
Immerhin ist es so, als würde man versuchen, ein Heizkissen anstelle eines Ballons aufzublasen!
Kendinizi şişirilmiş bir balon gibi mi hissediyorsunuz?
Fühlen Sie sich aufgebläht wie ein Luftballon?
Şimdi bu bir balon mu yoksa sadece çok mu yüksek?
Ist das jetzt eine Blase oder ist es zu hoch?
( Gülüşmeler) Birdenbire, patlayan bir balon gibi.( Gülüşmeler).
(Gelächter) Und so einfach zerplatzte die Blase.(Gelächter).
Güzel kafası bir balon gibi yüzüyor. Haber kızıma bakın.
Ihr hübscher Kopf ist wie ein Ballon.
Sonuçlar: 275, Zaman: 0.0338

Kelime çeviri

S

Bir balon eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca