BIR BALONU ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Bir balonu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Nasıl bir balonun içindeydi?
Welche Farbe hatte der Ballon?
Leopar fokunun yaptığı tek şey bir balonu ısırmak oysa ki.
Dabei hat der Seeleopard-- einfach nur in einen Ballon gebissen.
Bir balonu nasıl yönlendiririz?
Wie steuern wir einen Ballon?
Lütfen erkek şeklinde bir balonu şişirdiğini söyle.
Bitte sagen Sie mir, dass er einen Ballon in Männerform aufbläst.
Bir balonu nasıl yönlendiririz?
Wie kann man einen Ballon steuern?
Combinations with other parts of speech
Başka bir örnek: Bir balonu sonsuza kadar şişiremezsiniz.
Dass man einen Ballon nicht ewig aufblasen kann.
Bir balonu üfleyerek gülümsüyordu.
Mit einem Ballon ein Lächeln zaubern.
Başka bir örnek: Bir balonu sonsuza kadar şişiremezsiniz.
Wir alle wissen, dass man einen Ballon nicht ewig aufblasen kann.
Bir balonu sonsuza kadar şişiremezsiniz.
Dass man einen Ballon nicht ewig aufblasen kann.
Patlayan veya bu durumda ezilen bir balonu nasıl üreteceksiniz?
Wie wollen Sie ein Blase züchten, die zerplatzt ist, oder überfahren, wie in diesem Fall?
Bir balonu patlatmak için ne kadar güç gerekir?
Wie stark muss man sein, um einen Ballon platzen zu lassen?
Bırak gitsin, aynı bir ıstakozun… ıstakozlar için olan küçük bir balonu bırakması gibi.
Lass sie los, wie eine Hummerschere einen Ballon für Hummer loslässt.
Bir balonu şişirip diğerini suyla dolduralım.
Fülle einen Ballon mit Wasser und puste den anderen Ballon auf.
Bunun için önce uygun boyuttaki bir balonu patlatıp şeridi etrafına sarın.
Dafür pusten Sie zuerst einen Luftballon in der passenden Größe auf und umwickeln diesen mit dem Faserband.
Birisi bir balonu bırakmış olmalı ve tavana doğru süzülüyor.
Jemand muss den Ballon losgelassen haben, und er flog an die Decke.
Ancak gördüğünüz gibi balonu devreye almak çok basit ve hemen yükseliyor. Bir kez daha bunlar internetin gücü sayesinde oldu. Internette arama yaptım,30- 40 yıl önce birisinin bir balonu dünyanın etrafında bir çok kez tur attırdığını aramalarım sonucunda buldum.
Du hast gesehen, wie leicht man Ballons steigen und hoch hinaufbringen kann.Auch das ist die Macht des Internets. Ich habe nachgeforscht und gelesen, dass jemand vor 30 oder 40 Jahren einen Ballon fliegen ließ, der die Erde mehrere Male umkreiste.
Bir balonu sürekli şişirirseniz bir süre sonra gerilip patlayacaktır.
Wenn man einen Ballon immer weiter aufbläst, dann platzt er irgendwann.
Hep yapmiyorum ama bit pazarinda bir balonu kovalarken kayboldugundan beri endiseleniyorum.
Nicht immer, aber seit er vom Flohmarkt verschwand und einem Ballon hinterherjagte, mache ich mir Sorgen.
Aktörlerin bir hava balonu var.
Die schauspieler haben einen ballon angefertigt.
Neden? Bir balondan daha mı… önemli?
Wieso? Ist sie wichtiger als ein Ballon?
Adeta patlamış bir balon gibi.
Wie ein Ballon, der geplatzt ist.
Bir balon var.
Da ist ein Ballon.
Bir balon rica ediyorum, lütfen.
Einen Ballon, bitte. Bitte.
Tıpkı patlayan bir balon gibi.
Wie ein Ballon, der geplatzt ist.
Bir balon lütfen.
Einen Ballon, bitte.
Evet, bir balondan daha önemli.
Ja, sie ist wichtiger als ein Ballon.
Güzel kafası bir balon gibi yüzüyor. Haber kızıma bakın.
Ihr hübscher Kopf ist wie ein Ballon.
Kantinde bir balon olacak.
In deinem Essen wird ein Ballon sein.
Sana başka bir balon alırız.
Wir kaufen einen anderen. Ich will meinen eigenen Ballon.
Sıradan bir balon değildi.
Es war nicht irgendein Ballon.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0281

Farklı Dillerde Bir balonu

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca