Bir gün onu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bir gün onu eğlendirmiştim.
Ve sonra, kendime dedim ki bir gün onu sorgulayacağım.
Bir gün onu öldüreceğim.
Boğazı kesilmişti. Bir gün onu arka sokakta buldum.
Bir gün onu öldüreceğim.
Boğazı kesilmişti. Bir gün onu arka sokakta buldum.
Bir gün onu ormanda buldum.
En kötüsü, bir gün onu okula götürmesi oldu.
Bir gün onu arka sokakta buldum.
Belki seni gerçekten kızdıran şey… bir gün onu kaybetme ihtimalinin olmasıdır.
Ta ki bir gün onu biri keşfedene dek.
Yanılıyorsun… Onunla kalırsan… bir gün onu öldürmek isteyeceksin.
Bir gün onu meyve bahçesinde gördüm.
Belki de seni asıl üzen şey, bir gün onu kaybedebileceğin düşüncesidir.
Bir gün onu da geçeceğim gerçi.
Hükûmet için çalışmak bir gün onu elçi yapabilir demişti.
Belki bir gün onu affedebilirim.
Mektubu her gün bu şekilde gönderirsem… belki bir gün onu görürsün.
Umarım bir gün onu yeniden görebilirim.
Bir gün onu moteline kadar takip ettim.
Umarım bir gün onu geri alırsın.
Bir gün onu tekrar göreceğimden eminim.
Umarım bir gün onu yeniden görürüm.
Bir gün onu Tatiananın kızına veririm belki diye düşündüm.
Harika biriydi. Bir gün onu tekrar göreceğime eminim.
Bir gün onu bu duruma getirenlerde bu durumda olur.
Birisinin bir gün onu bulabileceğini biliyor olmalı.
Bir gün onu stat dışında bulacağım ve yüzünü dağıtacağım''.
Birisinin bir gün onu bulabileceğini biliyor olmalı.
Belki bir gün onu affedebilirim. Herhâlde şey diye düşündüm, bu kolye bende kalırsa….