BIR KARGA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

eine Krähe
bir karga

Bir karga Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bir Karga cinayeti.
Tote Krähen.
Hayır, o bir karga.
Nein, das ist eine Krähe.
Bir karga, keder… 2 karga..
Eine Krähe, Trauer.
Yanında bir karga vardı!
Er hatte eine Krähe bei sich!
Bir karga oIduğumu düşündüm.
Ich dachte, ich wäre eine Krähe.
Sana dokununca bir karga gördüm.
Als ich dich berührt habe, sah ich eine Krähe.
Bir karga olmak isterdim.
Ich möchte doch nur eine Krähe sein.
Mance Rayder bir karga olarak başladı.
Manke Rayder hat auch als Krähe angefangen.
Bir karga olduğumu düşünüyordum.
Ich dachte, ich wäre eine Krähe.
Cihat değil, değil mi Omar, bir karga uçurmak?
Es ist kein Dschihad, Omar, eine Krähe zu Sprengen?
Dün bir karga gördüm.
Gestern… hab ich eine Krähe gesehen.
Karga olmak zorunda olmayan bir karga.
Eine Krähe, die nicht weiß, wie man eine Krähe ist.
Bazen bir karga onlara yol gösterir.
Manchmal weist ihnen eine Krähe den Weg.
Nasıl karga olunacağını bilmeyen bir karga.
Eine Krähe, die nicht weiß, wie man eine Krähe ist.
Bir karga masalı biliyorum.
Ich kenne eine Geschichte über eine Krähe.
Ve gece siyah bir karga gökyüzünden uçtu.
Eine Krähe, schwarz wie die Nacht, flog vom Himmel herab.
Bir karga balığı gagalayabilir.
Eine Krähe kann nach einem Fisch picken.
KARGA Çünkü babam tıpkı bir karga gibi yüksekten… ve yalnız uçardı.
KRÄHE Mein Papa flog sehr hoch und allein, wie eine Krähe.
Bir karga, saat kulesi ve Lucy vardı.
Einen Raben, eine Turmuhr und Lucy.
Kuzey AmerikaNın En Eski Boynuzlu Dinozor Bir Karga Boyutu Oldu.
Der älteste Gehörnte Dinosaurier in Nordamerika war die Größe einer Krähe.
Bir karga odana mı girmeye çalıştı?
Heute soll eine Krähe in dein Zimmer gekommen sein?
Bazı puzzle parçaları içinde sıkışmış bir karga olan sıradışı bir tasarım.
Ein ungewöhnliches Design mit einer Krähe, die in einigen Puzzleteilen gefangen ist.
Bir karga gibi seni gagalayarak öldürüyordum.
Ich hab dich zu Tode gepickt, wie'ne Krähe.
Binanın beşinci katına çarpar ve Bir karga belirli bir açıdan vurulursa.
Trifft sie im fünften Stock aufs Gebäude und bliebe am Vogelpapier hängen. Schießt man die Krähe in einem Winkel.
( Bir karga başka bir karganın gözünü oymaz.).
(Eine Krähe hackt der anderen kein Auge aus).
Allah, ona, yeri eşeleyerek kardeşinin cesedini nasıl gömeceğini gösteren bir karga gönderdi.
Gott schickte einen Raben, der in der Erde scharrte, um ihm zu zeigen, wie er die Leiche seines Bruders bedecken könne.
Her gün bir karga sürüsü evi kuşatırdı.
Ein Mord an Krähen würde das Haus jeden Tag umkreisen.
Süper kahraman asker korsan gibi tükürmeyi öğretecektin. Bir karga vurursam top oynayan gerçek bir kovboy.
Wie ein echter, Ball spielender Cowboy-Superheld-Sodaten-Pirat! Treffe ich eine Krähe.
Ve simsiyah bir karga gökyüzünden süzülüp yere konmuş.
Eine Krähe, schwarz wie die Nacht, flog vom Himmel herab.
Gemi Nizar Dağında karaya oturunca Utnapishtim bir güvercin, bir karga ve bir de kırlangıç gönderir.
Als das Schiff auf dem Berg Nizar ankam, lies Utnapishtim eine Taube, einen Raben und eine Schwalbe frei.
Sonuçlar: 78, Zaman: 0.0368

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca