Doğru yoldan Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Doğru yoldan.
Hak ayırmaz bizi doğru yoldan.
Ama doğru yoldan.
Gençliği baştan çıkarıp, doğru yoldan ayırmakla.
Doğru yoldan yapabilirim.
Combinations with other parts of speech
Bu sefer işleri doğru yoldan yapacağım.
Doğru yoldan yapmak lazım.
Onlar seni doğru yoldan saptırırlar.”.
Doğru yoldan kazanacağız anlamına geliyor.
Allah razı olsun ve doğru yoldan ayırması seni.
Bunu doğru yoldan yapmam için fırsat ver bana.
Yani büyük bir çoğunluk doğru yoldan sapacak.
Onlar doğru yoldan sapmışlardır.
Sizden kim böyle davranırsa doğru yoldan sapmış olur.
Onlar, doğru yoldan saptılar!
Başka bir seçeneğim olsaydı, doğru yoldan şaşmazdım.
Bu adam doğru yoldan gidiyor.
Sizden kim bunu yaparsa( onları dost edinirse) doğru yoldan sapmış olur.
Evet, doğru yoldan yapmam lazım.
Onlar sapıklığı satın alıyorlar ve sis de doğru yoldan çıkarmak istiyorlar.
Idlâl: doğru yoldan çıkarma, saptırma.
Onlar sapıklığı satın alıyorlar ve sis de doğru yoldan çıkarmak istiyorlar.
Masumlara doğru yoldan şaşmamaları için yardım edilmeli.
İşte bunlar, yeri( durumu) daha kötü olan ve doğru yoldan daha ziyade sapmış bulunanlardır.
Seni doğru yoldan alıkoyan biri olduğunu hissediyor musun?
Niklas, hayatın boyunca doğru yoldan ayrılmadın. Karatavuk mu?
Bizi doğru yoldan başlatan önemli şeyleri öğrenmesini istiyorum.
İmanı inkarla değiştiren,şüphesiz doğru yoldan sapmış olur.
Eğer doğru yoldan gidiyorsak, batıya doğru iki tepe olmalı.
Halbuki şehvetlerine uyanlar ise, sizin doğru yoldan büyük bir meyl ile sapmanızı istiyorlar.