ELEŞTIRDILER ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• kritisierten
• kritisieren

Eleştirdiler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Hatta bizi eleştirdiler.
Kritisierten uns sogar.

İnsanî yardım örgütleri bu planı eleştirdiler.
Hilfsorganisationen kritisieren die Pläne.

Her şeyini eleştirdiler.
Sie kritisierten alles.

İnsanî yardım örgütleri bu planı eleştirdiler.
Hilfsorganisationen kritisierten die Pläne.

Brejnev eleştirdiler.
Sie… kritisieren Breschnew.

Bazı yargıçlar bunu eleştirdiler.
Das kritisierten die Richter.

Beni eleştirdiler, hesap sorulmayacak mı diye.
Sie bedingen mich, ohne daß ich mir darüber Rechenschaft ablegen könnte.

Hollandayı eleştirdiler.
Hollande wird kritisiert.

Bazıları bunu 3üncü dünyacılıkla eleştirdiler.
Diese Rolle kritisierten viele im dritten Teil.

FOTOĞRAF: Меланию Trump eleştirdiler seçimi için'' çok parlak'' bir elbise.
FOTO: Меланию Trump kritisierten für die Wahl"zu hell" Kleider.

Bu konuda bazı feministler beni eleştirdiler.
Manche Feministinnen kritisieren mich.

Görünüşü ve kişiliğini eleştirdiler ve şokları hak ettiğini söyledi.
Sie kritisierten ihren Charakter und ihr Aussehen und erklärten, sie habe die Elektroschocks verdient.

Aynı zamanda Rusya ve Çini de eleştirdiler.
Zugleich kritisierte er China und Russland.

Diğer eleştirdiler rekabet olduğunu belirterek, katılımcıların daha çok küçük hayır'' demek için''.
Andere kritisierten die Wettbewerbe, unter Hinweis darauf, dass die Teilnehmer noch zu klein, um zu sagen"Nein".

Sürekli hükümeti eleştirdiler.
Sie kritisieren die Regierung dauernd.

Yılı Mart ayında Romanya Komünist Partisi Genel Kurulunda, ikisi de Başbakan yardımcısı ve Politbüro üyesi olan Miron Constantinescu ve Iosif Chișinevschi Gheorghiu-Deji açıkça eleştirdiler.
Bei einer Vollversammlung der PMR im März 1956 kritisierten Miron Constantinescu und Iosif Chișinevschi, beide Politbüromitglieder und stellvertretende Premiers, Gheorghiu-Dej.

Daha sonra, görünüşü ve kişiliğini eleştirdiler ve şokları hak ettiğini söyledi.
Danach kritisierten sie ihr aussehen und ihre persönlichkeit und sagten, sie verdiente die strafe.

İnsanî yardım örgütleri bu planı eleştirdiler.
Hilfsorganisationen kritisierten den Gesetzentwurf.

Summersin telefonundan kısa bir süre sonra Greenspan, Rubin ve SEC başkanı Arthur Levitt ortak bir bildiri yayınlayarak Bornu eleştirdiler ve türev ürünlerin denetlenmemesi için yasa çıkarılmasını tavsiye ettiler.
Kurz nach dem Anruf von Summers… gaben Greenspan, Rubin, und SEC-Vorsitzender Arthur Levitt… eine Erklärung ab, die Born verurteilte und… der Gesetzgebung empfahl, Derivate weiterhin nicht zu regulieren.

Vatandaşlar ve uzmanlar, donanımların yanı sıra okullardaki know-how eksikliğini eleştirdiler.
Bürger und Experten bemängelten, dass es sowohl an Hardware wie auch Know-how in den Schulen fehlt.

Bazı eleştirmenler, neurofeedbacki para kazanma aldatmacası olarak eleştirdiler.
Einige Kritiker kritisierten Neurofeedback als Geldbetrug.

Yakovlev ve Molotov, parti liderlerinin serbest seçimleri organize etmedeki başarısızlıklarını eleştirdiler.
Jakowlew und Molotow kritisierten die Versäumnis der Parteiführer unabhängige Wahlen der Sowjets zu organisieren.

Taraftarlar, bir yandan kendini fraksiyonist idealleri savunurken, bir yandan kendini sömürdüğü için Watsonu eleştirdiler.
Fans kritisierten Watson dafür, dass sie sich auf der einen Seite ausnutzte und gleichzeitig feministische Ideale verteidigte.

Eleştirmek yerine yardım edebilirsiniz.
Statt zu kritisieren, könnten Sie helfen.

İki saniye beni eleştirmeden duramazsın, değil mi?
Hältst du es zwei Sekunden aus, ohne mich zu kritisieren?

Sürekli ben her şeyi eleştirmek Biliyorsun, bu eşim için bir şey olduğunu.
Es ist eine Sache, wenn meine Frau ständig alles kritisiert, was ich mache.

Kızını eleştirdiğinizde huzur buluyor musun?
Findest du Ruhe, wenn du deine Tochter kritisierst?

Toplumun ileri gelenlerini eleştirmek bize verilmiş bir özgürlüktür.
Das gibt uns die Freiheit, sozial Höherstehende zu kritisieren.

Neden eleştirmek yerine kurumlara dâhil olmuyorsun?
Engagieren Sie sich in einer Organisation, statt nur zu kritisieren.

Hayatımın her yönünü eleştirdiği 40 dakikalık yolculuk olmadan da yaşarım.
Ich kann auf eine Fahrt, während der sie jeden Aspekt meines Lebens kritisiert, gut verzichten.