Etmezdi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sarayında eksik etmezdi.
Çabuk pes etmezdi. asla bu kadar… Lex.
Cesaretinden nefret etmezdi.
Çünkü o, fakiri doyurmayı teşvik etmezdi.
Okuldan haz etmezdi.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
merak etmeteşekkür etmektakip etziyaret etmekfark ettimkontrol etmektedavi etmekdans etmekkabul etmekelde etmek
Daha
Zarflarla kullanım
Daha
Diyanet Vakfı: Çünkü o, ulu Allaha iman etmezdi.
Olmasa milyonlarca insan bunu takip etmezdi, milyonlarca insan tepki göstermezdi.
Sporunu da hiç eksik etmezdi.
Parmağında bir yüzük görememişti fakat bu hiçbir şey ifade etmezdi.
Sizden nefret etmezdi.
Parmağında bir yüzük görememişti fakat bu hiçbir şey ifade etmezdi.
Lionel Richie tasvip etmezdi bunu.
Kalıp çok kötü bir anlaşmayı kabul etmesi de beni şoke etmezdi.
Eski Martin Rose hiçbir suçlamayı kabul etmezdi. Bu iyi o halde.
Eğer Yeşu onları huzura kavuştursaydı,Tanrı daha sonra bir başka günden söz etmezdi.
Kitaplara muhtaç etmezdi.
Çünkü o, ulu Allaha iman etmezdi,''.
Anne, bana bak. Raymond etmezdi.
Yatamazdın zaten. Öküz müsaade etmezdi.
Başımı okşamayı eksik etmezdi hiç.
Diyanet Vakfı: Çünkü o, ulu Allaha iman etmezdi.
Bu sefer Sargeras yenilgi kabul etmezdi.
Arkadaşlarıyla yemek masasına oturup sohbet etmezdi.
Bu odadaki kimse bunu sorun etmezdi.
Çünkü daha azı seni tatmin etmezdi.
Biliyordum ki, teyzem pek çok lâf etmezdi.
Başka şansı olsa sizi terk etmezdi.
Babam o çocuğa asla tecavüz etmezdi.
Çünkü o, ulu Allaha iman etmezdi.
Malcolm olmasa bile grup asla devam etmezdi.