Fakire Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Fakire bir sadaka.
Hayatın Fakire ait Moses.
Fakire bir sadaka?
Zenginden alıp fakire verin.
Fakire yardım etmelisiN!
Zenginden alıp, fakire vermek.
Şunu fakire fukaraya verin.
Zenginden al, fakire ver.
Fakire fukaraya şifa dağıtıyormuşsun.
Jane, o bluzu çıkar. Bir fakire ver.
Sadaka, fakire bir sadaka.
Zenginden çal ve fakire ver.
Birçok fakire yardım ediyorsun.
Zenginden çal ve fakire ver.
Fakire 30 yıldır hizmet ediyorum.
Meteliksizden çalıp fakire verirdik.
Fakire niye yaltaklansınlar ki?
Zenginden alıp fakire veriyor!
Altmış fakire yemek yedirme imkânı bulabilir misin?
Robin Hood zenginden çalıp fakire verdi.
Fakire veren mi? Onu neden yapayım ki?
Sadece zenginin fakire merhameti de değil.
Fakire hizmetkar Zengine uşak-- Güldürme beni!
Artık ondan hem kendiniz yeyin, hem de yoksula, fakire yedirin.
Altmış fakire yemek yedirebilir misin?”.
Artıkonlardan siz de yiyin,yoksula fakire de yedirin.
Fakire veriyor. Robin Hoodie var burada zenginden çalıp.
İsa açıkça, her zaman fakire sahip olacağımızı açıkladı.
İmar sahtekârlığını deniyor,bizden çalıp fakire verecek yani.
Elinizde daha çok olacaktı. O fakire, o kadar para vermeseydiniz.