Hâlâ her gün Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Hâlâ, her gün resim yapmakta.
O zaman niye hâlâ her gün gidiyorsun?
Hâlâ her gün yüzünü görüyorum.
Merhum babam hâlâ her gün benimle.
Hâlâ her gün düşünüyorum onu.
Combinations with other parts of speech
Babam 70 yaşında ve hâlâ her gün gelir işe.
Ve hâlâ her gün onu düşünüyorum.
Tommy wiseau vegreg sestero hâlâ her gün konuşuyor.
Hâlâ her gün bunu düşünüyorum.
Ama çiçeklerin hâlâ her gün toplanması gerekiyor.
Hâlâ her gün birbirimizi görsek de.
Yaşına geldiğimde hâlâ her gün sahilde çay içiyorduk.
Hâlâ her gün kendimi kusacak gibi hissediyorum.
Babam 70 yaşında ve hâlâ her gün gelir işe.
Bunu hâlâ her gün neden yaptığımı bilmiyorum.
Barney de hâlâ her gün parka gidip yavruları besliyor.
Ama hâlâ her gün aile restoranında Nasılsın? personel yemeği yerler.
Ona ragmen hala, her gün karanliga karsi savasiyorsun.
Hala her gün onu düşünüyorum.
Norveçteki Olimpiyatlarda bu ayın sonunda yarışacağını umuyoruz. O hala her gün çalışıyor.
Ve onu hala her gün düşünüyorum.
Hala her gün aynı öğlen yemeğini mi yiyor?
Hala her gün sana âşık oluyorum.
Cennet: Binlerce insan hala her gün oynuyor, 10 bile serbest bırakıldıktan sonra bile.
Bu yolculuk hala her gün beni etkiliyor.
On yıldan fazla bir süredir kullandım ve hala her gün kullanıyorum.
Hala her gün onunla konuşuyorum biliyor musunuz?
Onu özlüyorum. Hala her gün onunla konuşuyorum biliyor musunuz?
Annemi hala her gün delirtiyorum ama el üstünde tutuyorum.
Ama onu hala her gün düşünüyorum. Henüz. Yani altı yılın sonunda alışırım sanıyorsun Gelmedim.