Istememesi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Kaynaklarını yitirmek istememesi.
Jackin beni istememesi yüzünden değil mi?
Kimsenin hayat kurtarmak istememesi.
Beni görmek istememesi umurumda değil.
Partnerinin kondom kullanmak istememesi.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
benim istediğimeve gitmek istiyorumsen istedinistediğiniz zaman
özür dilemek istiyorumetmeni istiyorumteşekkür etmek istedimbir şey istiyorumseni görmek istedimbizim istediğimiz
Daha
Beni sikmek istememesi, umurumda değil.
Damat olarak görmek istememesi mi?
Sen olmak istememesi hayalini geçersiz kılmaz.
Kimsenin katiyen burada çalışmak istememesi gerek.
Bulunmak isteyip istememesi umurumda değil.
Sebebi stüdyoların risk almak istememesi.
Onu seviyorsan, evlenmek istememesi umurunda olmamalı.
En kötüsü de bu kişinin konuyu kapamak istememesi olur.
Arayanın senden para istememesi tuhaf değil mi?
Karşı çıkma sebebi de en büyük siyasi kozunu kaybetmek istememesi.
Kimsenin öyle giyinen birini becermek istememesi dışında hiçbir şeyi.
Hayır. Boşanma, babanın… artık küçük oğlunu görmek istememesi demek.
Yeniden seninle olmak istememesi benim hatam değil.
Bu Köpeğin Bu Summerın BarkFestinde Kaçırmak istememesi.
Ailenin seni istememesi benim suçum değil, Nicky!
Bunun nedeni, sahibin spam almak istememesi olabilir.
Kocanın bir çocuk istememesi ve kadının gitmek üzereyse ne yapması gerekir?
Frank Reaganın benimle konuşmak isteyip, istememesi umurumda değil.
Kıyafetlerini başkalarının önünde değiştirmemesi ya da fiziksel aktivitelere katılmak istememesi.
Sultanın vezirin önünde konuşmak istememesi de oldukça tuhaftı.
Ortak olduğumuz tek şey ikimizin daMeredithin suratına oturmak istememesi.
Babasının onu görmek istememesi bir trajedi değil, Babası gelmiyor.
Beckettın binadan bungee-jumping yaparak çıkmak istememesi kötü oldu.
Çıkmanızı istememesi ve kendi Bayrağı kullanmanızı yasaklamasının bayrağınızı dalgalandırmanız arzusuydu. sebebi, kendisinin üzerine.
Hayır. Boşanma, babanın… artık küçük oğlunu görmek istememesi demek.