Kâhya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Kâhya geliyor.
Lorelai. Kâhya.
Kâhya, efendim.
Şoför, Baş Kâhya.
Kâhya öldürülmüş.
Sanırım kâhya ölmüş.
Kâhya emirleri.
Ben gidip kâhya ile konuşmak.
Kâhya emirleri.
Gerçek bir İngiliz kâhya.
Kâhya tereddüt etmiş.
Sessizlik, lütfen. Kâhya geliyor.
Kâhya emirleri desene.
Sessizlik, lütfen. Kâhya geliyor. -Haklısın.
Kâhya masada yoktu.
Desteğin laboratuvar çalışanı ve kâhya.
Kâhya bile olabilir.
Düzgün çalışırsan 40 yaşına gelmeden kâhya olursun.
Kâhya saygıyla yanıtladı.
Olduğuna göre. Kâhya öldü. Aşçı dışında herkes burada.
Kâhya gitti ama cebi hala orada,?
Arthur ve Geillis Duncan için beş yıl kadar kâhya olarak çalıştım Sayın Yargıç.
Kâhya, efendim. Kâhya.
Arthur ve Geillis Duncan için beş yıl kadar kâhya olarak çalıştım Sayın Yargıç.
Kâhya gitti ama cebi hala orada,?
Wikimedia CheckUser, Hizmetli,Bürokrat, Kâhya veya OTRS gönüllüsü( halihazırda veya eskiden) olmak.
Kâhya diyor ki, Hemen inecekmiş.
Rab de şöyle dedi: ‹‹Efendinin, uşaklarına vaktinde azık vermek için başlarına atadığı güvenilir ve akıllı kâhya kimdir?
Eğer kâhya gitmişse, anahtarı nereden buldun?
Kâhya, aşçı, yemekler, yemek odası takımı, herşey!