KÖKLERI VAR ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

hat Wurzeln

Kökleri var Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
İnancın kökleri var.
Glaube gibt Wurzeln.
Onun… kökleri var. Çünkü… Neden?
Weil sie Wurzeln hat. Warum?
Çünkü… onun… kökleri var.
Weil sie Wurzeln hat.
Kökleri var, var olmasına da.
Da gibt es Wurzeln, da gibt es..
Ağacın görünür kökleri var.
Der Baum hat Wurzeln sichtbar.
Combinations with other parts of speech
Avrupa kökleri var, ama hayatımın çoğunu Moskovada geçirdim.
Ich habe europäische Wurzeln, aber den größten Teil meines Lebens verbrachte ich in Moskau.
Yani onun kökleri var.
Er hat doch seine Wurzeln.
Aktrisin Meksikalı ve İrlandalı kökleri var.
Der Schauspieler hat irische Wurzeln.
Şehirde derin kökleri var.
Er ist tief in der Stadt verwurzelt.
Aslında, bu belirsiz oyunların bazılarında Fransız kökleri var.
In der Tat haben einige dieser obskuren Spiele französische Wurzeln.
Bu öfkenin çok derin kökleri var kuşkusuz.
Diese Wut hat tiefe Wurzeln.
Üzerimizde ulu bir ağaç ve altımızda da kökleri var.
Über uns dieser große Baum, unter uns seine Wurzeln.
Çok daha derin kökleri var.
Das hat ja viel, viel tiefere Wurzeln.
Başlangıçta 1987 yılında tasarlandı ve BBC Microda kökleri var.
Es wurde ursprünglich im Jahr 1987 entworfen und hat Wurzeln in der BBC Micro.
Ve karısının da Yahudi kökleri var.
Meine Frau hat jüdische Wurzeln.
Iraktaki sağlık araştırmalarının siyasallaşmasının derin kökleri var.
Die Politisierung der Gesundheitsforschung im Irak hat tiefe Wurzeln.
Ailemin Forest Ridgede derin kökleri var.
Meine Familie hat ihre Wurzeln hier in Forest Ridge.
Yüksek eğitim ve bilimsel çalışmalar uzak geçmişte kökleri var.
Geschichte Hochschulbildung und wissenschaftliche Arbeit haben ihre Wurzeln in der fernen Vergangenheit.
Kovacs bu gezegende doğdu, burada kökleri var.
Kovacs ist von hier, er hat hier Wurzeln.
Buradasınız: Anasayfa> Kişisel> İlişkiler> Ebeveynlik>Sorunlarınızın Soy ağacınızda Kökleri Var.
Sie sind hier: Home> persönlich> Beziehungen>Kindererziehung> Ihre Probleme haben ihre Wurzeln in Ihrem Stammbaum.
Aktris İsrailde doğdu ve Yahudi kökleri var.
Sie wurde in den Staaten geboren, hatte aber jüdische Wurzeln.
Sayfalar ve paralaks kaydırması arasında geçiş( ikisi de 2017de kökleri var).
Ein Übergang zwischen Seiten und Parallaxen-Scrolling(beide haben Wurzeln in 2017).
Daniel-san bu bonsainin güçlü kökleri var.
Daniel-san, dieser Bonsai hat sehr starke Wurzeln.
Orkidemin saksı yanında büyüyen kökleri var.
Meine Orchidee hat Wurzeln, die neben dem Topf wachsen.
Aktrisin Meksikalı ve İrlandalı kökleri var.
Die Schauspielerin hat irische und italienische Wurzeln.
Üzerimizde ulu bir ağaç ve altımızda da kökleri var.
Dieser prächtige Baum über uns, und unter uns seine Wurzeln.
Güzellik endüstrisinin tarihte çok derin kökleri var.
Die Schönheitsindustrie hat sehr tiefe Wurzeln in der Geschichte.
Büyük karanlık bir çukuru saran kocaman kökleri var.
Er hat riesige Wurzeln, die sich um eine große, dunkle Höhle winden.
Karl Bryullovun asıl adı Brullo, Fransız kökleri var.
Der wirkliche Name von Karl Bryullov ist Brullo, er hat französische Wurzeln.
Ben de Evet yapabilir, Avrupanın güçlü ve derin kökleri var'' dedim.
Er habe geantwortet, dass Europa dies durchaus könne,"weil Europa starke und tiefe Wurzeln hat".
Sonuçlar: 236, Zaman: 0.0295

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca