KÖLE TÜCCARI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Isim
Sklavenhändler
köle tüccarı
köle tacirleri

Köle tüccarı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Talal- köle tüccarı.
Targo- ein Sklavenhändler.
Köle tüccarı… Devam».
Sklavenhändler« vorzugehen.
Benjamin Larrabee köle tüccarıydı.
Benjamin war Sklavenhändler.
Köle tüccarı da nedir?
Was ist ein Sklavenhändler?
Sensin, kendi kendinin köle tüccarı!
Du bist dein eigener Sklavenhändler!»!
Combinations with other parts of speech
Köle tüccarı gibisin.
Ist scheinbar Sklavenhändler.
Bu Zygerrianlar, onlar köle tüccarı mı?
Oh. Und die Zygerrianer, das sind Sklavenhändler?
Köle tüccarı değiliz.
Wir sind keine Sklavenhändler.
Kaptan David Usher kaçakçı, köle tüccarı.
Captain David Usher. Schmuggler, Sklavenhändler.
Köle tüccarı amca, iyi iş!
Sklavenhändler, der war gut!
Sinclair, Richter şehirdeki en büyük köle tüccarı.
Richter ist der größte Sklavenhändler der Stadt. Sinclair.
Ben köle tüccarı değilim.
Ich bin kein Händler.
Bu Kızılderililer ve komünist pislikler,Kolombu kâşif değil, köle tüccarı olarak göstermek istiyorlar.
Das sind nur Indianer unddie Kommunistenschweine. Die wollen Kolumbus als Sklavenhändler hinstellen.
Köle tüccarına benziyordu.
Es erschien ihm wie Sklavenhandel.
Bristol şehrinde protestocular, köle tüccarı Edward Colstonın heykelini sardı ve heykeli tabanından söküp çıkardı.
Und zerren ihn von der Sicherheit seines Sockels. In Bristol umzingeln Demonstranten den Sklavenhändler Edward Colston.
Köle tüccarı Jonisi arıyorum. Burada mı?
Ich suche Jonis, den Sklavenhändler.
Köle tüccarları, diyorum ben onlara…”.
Sklavenhändler, ich tu alles für dich.”.
Köle tüccarları onu aldı ve şehre, yani kesin ölüme götürüyorlar.
Die Sklavenhändler verschleppen sie in die Stadt in den sicheren Tod.
Kömür Lobisi Başkanı:COP21 yüzünden‘ bizden köle tüccarları gibi nefret edecekler.
Chef der Kohlelobby:Nach der COP21 wird man uns„hassen wie die Sklavenhändler“.
Köle tüccarlarına onları burada teslim almayı beklediğimi söylesin.
Sagt den Sklavenhaltern, dass ich sie hier empfangen werde und ihre Unterwerfung akzeptiere.
Köle tüccarlarına onları burada teslim almayı beklediğimi söylesin.
Sagt den Sklaventreibern, dass ich sie hier empfangen und ihre Kapitulation akzeptieren werde.
Prensesinizi köle tüccarları yakaladı ve köle pazarında sattı.
Prinzessin wurde von Sklavenhändlern… gefangen und hier auf dem Markt verkauft.
Köle tüccarları tarafından kaçırılmış.
Von Sklavenhändlern entführt.
Köle tüccarları tarafından kaçırılmış.
Sie ist von Sklavenhändlern entführt worden.
Bunlar köle tüccarları tarafından temin edilirler.
Diese wurden von Sklavenhändlern durchgeführt.
Bu esirleri köle tüccarlarına satabiliriz?
Verkaufen wir Gefangene an Sklavenhändler?
Onlar köle tüccarlarıdır ve sahtekârlardır.
Es sind Sklavenhändler. Betrüger.
Belki de köle tüccarlarına.
Vermutlich von Sklavenhändlern.
Bilgi satan köleler, tüccarlar, hatta paralı askerler bile var.
Es gibt Sklaven, Händler, sogar Söldner, die Informationen verkaufen.
Biz onla konuşmaya gittiğimizde,onun bu fotoğrafını çektiğimizde köle tüccarları bizi halen kıyılardan köşelerden tehdit ediyorlardı. Onlar halen ittirilmiş değiller.
Doch als wir mit ihr sprachen unddiese Aufnahme machten, bedrohten die Sklavenbesitzer uns noch von der Spielfeldgrenze. Sie waren noch nicht ganz weg.
Sonuçlar: 79, Zaman: 0.0303

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca