Kötüleşti Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Çok kötüleşti.
İyiydi ama bir anda kötüleşti.
Şikayetler kötüleşti tarafından.
Kısa sürede durum daha da kötüleşti.
Ne kadar kötüleşti?
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
kötü haber
kötü bir fikir
kötü şeyler
kötü adam
kötü niyetli
kötü adamlar
kötü amaçlı
kötü amaçlı yazılım
kötü bir adam
kötü şans
Daha
Kızımın durumu daha da kötüleşti.
Frankie kötüleşti.
Bradin öfke nöbeti biraz daha kötüleşti.
Daha da kötüleşti.
Fakat ciğerlerinin durumu kötüleşti.
Öyle kötüleşti ki halüsinasyon görüyordum.
Bethin durumu kötüleşti.
Ve yaşlandıkça, takıntısı daha da kötüleşti.
Refleksler kötüleşti;
Ve senin yokluğun yüzünden daha da kötüleşti.
Baba! Dedem kötüleşti.
Ama Diananın durumu her geçen gün kötüleşti.
De durum kötüleşti.
Şikayetler sakin ve soğuktan kötüleşti.
Risquetin durumu gittikçe kötüleşti ve hayatını kaybetti.
Bir hafta sonra hastanede durumu kötüleşti.
Durumum gittikçe kötüleşti ve doktora gittim.
Önce iyiye gitti, sonra kötüleşti.
İşler o kadar kötüleşti ki sonunda Doktor Sinclair onu yatağa bağladı.
Hepsi aynı anda kötüleşti.
Durumu o kadar kötüleşti ki, Sinclair onu yatağa bağlamak zorunda kaldı.
Tedavi edilmedi ve kötüleşti.
Bayan Lin Xiumeinin sağlığı 2014 yılının başında hızla kötüleşti.
Siyaset sonucu kötüleşti ama.
Ayrıca, şikayetler sakin ve soğuktan kötüleşti.