KÜTÜPHANEYI ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Bibliothek
• Bücherei
• Bibliotheken
• Library

Kütüphaneyi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Kütüphaneyi tanırım.
Der Bibliothek kennen.

Öncelikle tüm kütüphaneyi taradım.
Erst durchsuchte ich alle Bibliotheken.

Kütüphaneyi arıyorsunuz.
Bibliothek Suchen.

Ketterdam Üniversitesindeki kütüphaneyi gezmek.
Die Bücherei der Universität von Ketterdam.

Kütüphaneyi seviyorum!
Ich liebe die Bücherei!

Okul çocukları kütüphaneyi bedava kullanabilir.
Kinder können die Bücherei kostenfrei benutzen.

Kütüphaneyi tavsiye ederim.
Ich empfehle euch die Bücherei.

Madeni, dökümhaneyi, okulu, kütüphaneyi inşa etti.
Die Mine, die Gießerei, die Schule und die Bücherei.

Bu Kütüphaneyi seviyorum.
Ich liebe diese Bücherei.

Ortalama olarak hangi sıklıkla kütüphaneyi ziyaret ediyorsunuz?*?
Wie oft besuchen Sie durchschnittlich öffentliche Bibliotheken?

Hangi kütüphaneyi kullancağım?
Welche Library benutze ich?

Ama yine de Melissanın imzası olmadan kütüphaneyi kullanamayız.
Aber ohne Melissas Zustimmung können wir die Bücherei nicht benutzen.

Dijital Kütüphaneyi Keşfedin!
Die Digitale Bibliothek erkunden!

Replicant geliştiricileri, bazı telefon modelleri için birçok özgür olmayan kütüphaneyi başkalarıyla değiştirmiştir.
Die Replicant-Entwickler ersetzten für bestimmte Telefonmodelle viele unfreie Bibliotheken.

Kütüphaneyi gördün mü Joan?
Hast du die Bibliothek gesehen, Joan?

Özet Steven, Connie ile birlikte kütüphaneyi ziyaret edip uzun zamandır kayıp olan bir kitabı bulurlar.
Steven besucht die Bücherei mit Connie und findet ein lang-verschollenes Buch.

Kütüphaneyi kim bu şekilde bırakır ki…?
Wer hat denn die Bibliothek so?

Az önce kütüphaneyi yerle bir ettim.
Ich habe gerade die Bibliothek.

Kütüphaneyi kapatmak üzere.- Nerede o?
Sie schließt gerade die Bibliothek.

Ben gidip kütüphaneyi düzenleyeyim o zaman.
Ich gehe die Bibliothek aufräumen.

Kütüphaneyi daha iyi hale getirmek için.
Damit die Bibliothek besser wird.

Willow sana kütüphaneyi gösterdikten sonra.
Dann zeigt Willow dir die Bibliothek.

Kütüphaneyi kim böyle bıraktı?
Wer hat denn die Bibliothek so hinterlassen?

Natalieye kütüphaneyi göstermek istiyorum.
Ich will Natalie die Bibliothek zeigen.

Kütüphaneyi senden daha iyi bilen yok.
Niemand kennt die Bücherei besser als du.

Laboratuvarı, kütüphaneyi filan kontrol etmeye başlayalım. Eve baktık.
Beginnen wir, die Labore und Bibliotheken zu untersuchen. Das Haus ist abgesichert.

Kütüphaneyi arıyorsan, caddenin karşısında evlat.
Die Bibliothek ist gegenüber, Kleiner.

İki kütüphaneyi barıştırmak mı istiyorsunuz?
Möchten Sie mehrere Bibliotheken zusammenführen?

Kütüphaneyi ve dinlenme alanını da yeniledik.
Bücherei und Aufenthaltsraum wurden neu gestaltet.

Natalieye kütüphaneyi göstermek istiyorum. Belki sonra.
Später. Ich zeige Natalie die Bibliothek.