Kaşif Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Kaşif Hiccup.
İçimdeki Kaşif'' mi?
Kaşif mi olmak istiyorsun?
Charles Muntz, kaşif.
Kaşif misin? Bilim adamı mı?
Hoş geldin, kaşif.
Kaşif, önder. Kristof Kolomb.
Gerçekten bir kaşif vardı.
Siz kaşif olmak istiyorsunuz Kaptan.
Bu insanlar doğuştan kaşif.
Kristof Kolomb… kaşif, önder.
Meşhur arkeolog ve uluslararası kaşif.
Yüzyıl Fransız kaşif ve tüccar kaptan.
Meşhur kazıbilimci ve uluslararası kaşif.
Bana Vulkanların hiç kaşif olmadığı söylenmişti.
Ben kaşif olmak istiyorum,… tıpkı büyük Magellan gibi.
Gerçeğin büyük kaşif, insan mutluluğunun ustası.
Kaşif Ben Saunders dışarı çıkmanızı istiyor!
Dr. Bravestone, ünlü arkeolog ve uluslararası kaşif.
Eski ingiliz kaşif William Dampierın heykeli.
Doctor Bravestone. Ünlü arkeolog ve uluslararası kaşif.
İspanyol kaşif Sebastian Vizcaino tarafından keşfedildi.
Doktor Bravestone. Meşhur kazıbilimci ve uluslararası kaşif.
David de Rothschildin Kayıp Kaşif adında yeni bir küçük marka.
John Cabot Kuzey Amerika sahilini keşfeden İngiliz kaşif.
Mayıs 1863 yılında Fransız kaşif Victor Guerin köyü ziyaret etti.
Üç keşif yolculuğuna komuta eden bir İngiliz denizci ve kaşif.
Kaşif, burası Kabin 3 göbek boyunca dalmaya başlıyoruz.- Harika.
Carl bir idol ile utangaç bir küçük çocuk: kaşif Charles Muntz.
Seçim dört seçeneği,yani kaşif, asker, bilim adamı ve Colonist verilir.