KARDEŞLERIYLE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Brüdern
• Geschwistern
• Schwestern
• Brüder
• Bruder
• Geschwister

Kardeşleriyle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Kardeşleriyle beraber oynuyor.
Spielt mit seinen Geschwistern.

Bugün bu adamın kardeşleriyle buluşmayacak mıydın?
Solltest du heute nicht seine Brüder treffen?

Kardeşleriyle kavga edenlere.
Auseinandersetzungen der Geschwister.

Bu arada Christinenin babası ve kardeşleriyle tanıştım.
Wir trafen Barbaras Schwester und Eltern.

Kardeşleriyle birlikte uyuyor. Çok mutlu.
Ruht sich mit seinen Geschwistern aus.

O da bu anahtarları kardeşleriyle paylaşmak için cesaret buldu.
Er hatte den Mut, die Geschwister zusammen zu bringen.

Kardeşleriyle birlikte ticaret yapmaya gelmişti.
Er kam zu Handeln mit seinen Brüdern.

Michael Jackson bu arada kardeşleriyle beraber çalışmaya da devam ediyordu.
Dennoch tourte Michael Jackson mit seinen Brüdern weiter.

Kardeşleriyle araba yarışına katılacağını söyledi.
Wollte mit seinen Brüdern Autorennen fahren.

Dördüncüsü Yisriye; oğulları ve kardeşleriyle birlikte 12 kişi.
Das vierte auf Jizri samt seinen Söhnen und Brüdern; derer waren zwölf.

Kardeşleriyle birlikte. Sosyal becerileri öğreniyorlar.
Mit Geschwistern. Sie lernen Sozialverhalten.

Kasetlerden hatırladığım kadarıyla, üvey kardeşleriyle yakınlardı, değil mi?
Von den Bändern weiß ich, dass er und seine Brüder sich nah waren?

Yusuf kardeşleriyle oynarken tandırın içine saklanır.
Joseph spielt also mit seinen Brüdern Versteck.

Diğer çocuklarla ve özellikle kardeşleriyle karşılaştırmaktan kaçın.
Vermeide es, deine Kinder mit anderen Kindern, insbesondere Geschwistern, zu vergleichen.

Erkek kardeşleriyle beraber hep komiklik yapıyordu.
Stets habe sie mit ihren Brüdern Jungenspiele gespielt.

Beatrice Prior, Abnegation hizasında ebeveynleri ve kardeşleriyle birlikte yaşıyor.
Beatrice Prior lebt mit ihren Eltern und Bruder in der Abnegations-Fraktion.

Frankin kardeşleriyle daha önce neden tanışmadık ki biz?
Also warum haben wir nie Franks Brüder kennengelernt?

Babanız, Kraldan, soylu düklerle, kardeşleriyle… sizin evlenmenizi isteyecek.
Euer Vater bittet König Edward um die Hand der königlichen Herzöge, seiner Brüder, für euch.

Eğer kardeşleriyle bir şey paylaşırsa, fazla uzağa gidemez.
Falls sie wie ihre Schwestern ist, kommt sie nicht weit.

Bilgili arı, bu dansı tekrarlayarak kardeşleriyle konum bilgisini paylaşır.
Die sachkundige Biene wiederholt diesen Tanz und teilt ihren Geschwistern die Positionsdaten mit.

Kardeşleriyle birlikte çalışıp para kazanmak ister.
Er möchte zusammen mit seinem Bruder arbeiten und Geld verdienen.

Öğleden sonra da Prens George ve Prenses Charlotte küçük kardeşleriyle tanıştılar.
Auch Prinz George und Prinzessin Charlotte haben bereits ihren jüngeren Bruder kennengelernt.

Kardeşleriyle de aralarında her daim örtülü bir rekabet vardır.
Zwischen seinem Bruder und ihm gibt es immer Reiberein.

Babanız, Kral Edwarddan soylu dükleriyle, kardeşleriyle… ikinizin evlendirilmesini isteyecek.
Euer Vater bittet König Edward um die Hand der königlichen Herzöge, seiner Brüder.

Zaman zaman kardeşleriyle hemşireleri de ona kötü laflar taşıyıp duruyorlardı.
Und Brüder und Schwestern trugen ihm immer wieder schnöde Worte zu.

Haşavyayı, Merarioğullarından Yeşayayı ve kardeşleriyle oğullarını, toplam yirmi kişiyi de gönderdiler.
Und Haschabja und Jesaja, seinen Bruder, von den Söhnen Merari und ihre Söhne, zwanzig;

Robertın kardeşleriyle sevgili Joffreyime karşı iş birliği yaptı ve tahtını çalmaya kalkıştı.
Er und Roberts Brüder wollten meinem geliebten Joffrey den Thron rauben.

Arkadaşları veya yaşça büyükçe olan kardeşleriyle birlikte, birkaç haftalığına misafir edilmeleri mümkündür.
Mit Freunden oder älteren Geschwistern können sie gemeinsam für einige Wochen zu Gast sein.

Esme ve kardeşleriyle olan tüm bu şeyde… kimse bir felaket mi yoksa mucize mi olduğu konusunda hemfikir olamaz.
Ob es ein Desaster oder ein Wunder war. Das mit Esme und ihren Schwestern, sie werden sich nicht einig.

Arkadaşları ya da kendilerinden büyük kardeşleriyle birlikte, birkaç haftalığına misafir olmaları imkânı mevcuttur.
Mit Freunden oder älteren Geschwistern können sie gemeinsam für einige Wochen zu Gast sein.