Kesin kanıt Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Kesin kanıt.
Yoksa buna dair kesin kanıt g.
Kesin kanıtlar var.
Henüz kesin kanıtım yok.
Kesin kanıt bul.- Han-mo!
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
yeterli kanıtbilimsel kanıtyeni kanıtlartüm kanıtlarbütün kanıtlarcanlı kanıtıkesin kanıtsomut kanıten iyi kanıtıaçık kanıtlar
Daha
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Aşkın için kesin kanıtlar istiyorum!
Kesin kanıtlara ihtiyacımız var.
Burada bir tane bile kesin kanıt yok.
Şimdi kesin kanıt vaat ediyorum.
Bir Anderson olmadığına dair kesin kanıt.
Polise kesin kanıt vermeliyiz.
İşte. Bir Anderson olmadığına dair kesin kanıt.
Watsonın elinde kesin kanıt olması olayı nedir?
Birçok kişi COBEnin verilerine kesin kanıt dedi.
Bundan çok daha kesin kanıta ihtiyacımız var.
Bunca zaman inkâr edip durdum ama bu kesin kanıt.
Ancak kesin kanıt çok yüksek bir standarttır.
Tamam, yeter, yeter kesin kanıt falan.
Henüz kesin kanıtım yok ama hepsini kanıtlayabilirim. Evet.
Kognitif fonksiyon gelişimi için kesin kanıt yoktur.
Kesin kanıtının boktan görüntüleri. Uzaylı bir uygarlığın var olduğunun.
Saat 9dan sonra hiçbir şekilde işe yaramadığımın kesin kanıtı.
İşte şimdi, bir sene sonra o kesin kanıtları Bağımsız Sosyalistler yüzümüze fırlattı.
Bir teoriden daha fazlası: Dünyanın gerçek formunun kesin kanıtları.
Hiçbir kesin kanıt olmamasına rağmen… Syrrannitlerin sorumlu olabileceğine dair işaretler var.
Son olarak: Rus istihbaratı ile çalışmadığımın kesin kanıtı.
Ancak bundan sonra kesin kanıt bulmadıkça bölümden hiçbir resmi destek verilmeyecektir.
Son olarak: Rus istihbaratı ile çalışmadığımın kesin kanıtı.
Kanun, kesin kanıt istiyor. Bay Loco da her zaman için, kesin kanıt olarak cesetleri getirir.
Mark Benecke onların yardımıyla cinayet vakalarını çözüyor kesin kanıtları bulabiliyor.