Olay yerinde Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
FBl olay yerinde.
İtfaiyeciler olay yerinde.
Die Feuerwehr ist vor Ort.Olay yerinde öldüğü söyleniyor.
Er starb am Unfallort.Polis olay yerinde.
Polizei ist vor Ort.Olay yerinde ne buldun?
Was haben Sie am Tatort gefunden?Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
büyük olayböyle bir olaybenzer bir olaybütün olaybüyük bir olaydıkorkunç bir olayözel bir olaybazı olaylargüncel olaylarhava olayları
Daha
Fiillerle kullanım
Polis olay yerinde.
Die Polizei ist vor Ort.Olay yerinde ne buldunuz?
Was habt ihr am Tatort gefunden?Memur 14 olay yerinde.
Beamter 14 ist vor Ort.Olay yerinde ne buldunuz?
Was haben Sie am Tatort gefunden?Craig Nelson olay yerinde.
Craig Netzl ist vor Ort.Olay yerinde iki bıçak bulduk.
Wir fanden zwei Messer am Tatort.Lance Sterling olay yerinde.
Lance Sterling ist vor Ort.Olay yerinde yardım ediyordur.
Vielleicht hilft sie am Unfallort.Kuruldan kim olay yerinde?
Wer vom Coal Board ist vor Ort?Onu olay yerinde bulamamışlar.
Er befand sich nicht am Unfallort.Lena Winn şu anda olay yerinde.
Lena Winn ist live am Unglücksort.Olay yerinde kayıp bildirilmişler.
Am Unfallort vermisst gemeldet.İtfaiyeci Montgomery olay yerinde.
Feuerwehrmann Montgomery ist vor Ort.Olay yerinde bilincini kaybetmiş.
Bewusstseinsverlust am Unfallort.Muhabirimiz Richard Amos olay yerinde.
Unser Reporter Richard Amos ist vor Ort.Olay yerinde olduğunu biliyor muydun?
Sie wussten, dass sie am Tatort war?Cankurtaranı olay yerinde bırakıyoruz.
Lassen den Rettungsschwimmer am Unglücksort.Olay yerinde az miktarda kan kaybı oldu.
Minimaler Blutverlust am Unfallort.Üç yolcu da olay yerinde can verirler.
Drei Mitfahrer sterben noch an der Unfallstelle.Olay yerinde sadece Cosmonun kanını bulmadık.
Wir haben nicht nur Cosmos Blut am Tatort gefunden.İlk yardımcının olay yerinde yapması gerekenler.
Was Ersthelfer am Unfallort tun müssen.Olay yerinde iki siyah balon bulduk Gwen.- Hiç kimse.
Wir haben am Tatort zwei schwarze Luftballons gefunden, Gwen. Niemand.Kimliği belirsiz genç bir kadın olay yerinde öldü.
Eine unidentifizierte junge Frau starb an der Unfallstelle.Ve biz de olay yerinde Çin sigaraları bulduk.
Und am Tatort fanden wir chinesische Zigaretten.Alarm çaldıktan sonra, Polis beş dakika içinde olay yerinde olacak.
Werden die Schwarz-Weißen innerhalb von Minuten am Einsatzort sein, Sobald der Alarm ertönt.
