Onun hikâyesi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Onun hikâyesi ne?
Was erzählt er?Bu da onun hikâyesi.
Onun hikâyesi ne?
Evet işte onun hikâyesi şöyle.
Das ist ihre Geschichte.Onun hikâyesi ne?
Was ist Ihre Geschichte?Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
onun adı
ben onunsen onunonun hayatını
onun babası
onun annesi
onun suçu
onun kalbini
onun yüzünü
burası onun
Daha
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
söyle onaona ver
ona ne yaptın
ona dedim
ona yardım
ona güvenmiyorum
ona söyledim
ona sor
ona dokunma
göster ona
Daha
Evet, tabii. Onun hikâyesi ne?
Was ist ihre Geschichte?- Ja, klar?Onun hikâyesi ne?
Sahi nerede başlamıştı onun hikâyesi?
Bu onun hikâyesi.
Onun hikâyesi ne?
Was ist seine Geschichte?Şimdi onun hikâyesi geliyor….
Nun kommt seine Geschichte.Onun hikâyesi ne ki?
Was ist Ihre Geschichte?Neyse… Onun hikâyesi ise.
Also, was seine Geschichte angeht.Onun hikâyesi. Evet.
Es ist seine Geschichte. Ja.Ama bu onun hikâyesi değil.
Aber Onun hikâyesi bitti.
Seine Geschichte Bu onun hikâyesi.
Das ist ihre Geschichte.Onun hikâyesi mutlu bitiyor.
Ihre Geschichte endet glücklich.Bu onun hikâyesi.
Das ist seine Geschichte.Onun hikâyesi bana da ilham oldu.
Ihre Geschichte hat mich auch inspiriert.Onun hikâyesi pek yakın zamanda öğrenildi.
Seine Geschichte ist nun unlängst bekannt.Ama onun hikâyesi 10 yıldan daha öncesine dayanıyordu.
Aber seine Geschichte beginnt mehr als ein Jahrzehnt zuvor.Onun hikâyesi diğerlerinin hikayesine karışıyor.
Seine Geschichte jedoch Ben onun hikâyesine inanmadım çünkü onun DNAsı kızın üzerindeydi.
Ich habe ihm seine Geschichte nicht abgekauft, weil Onun hikayesi burada biter.
Seine Geschichte endet hier.Raymond, gerçekten onun hikayesine inanmıyorsun ya?
Raymond, du glaubst doch seine Geschichte nicht etwa?Onun hikayesi.
Seine Geschichte.Westmorland, onun hikayesi bütün bunların anahtarı.
Es geht um Westmorland. Seine Geschichte Onun hikayesini biliyor musun?
Kennst du seine Geschichte?Onun hikayesi değil bu.
Nicht seine Geschichte, sondern Cynthias.
