Röportaj yapmak istiyor Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Röportaj yapmak istiyor.
Die ein Interview will.Outdoors dergisi seninIe röportaj yapmak istiyor.
Outdoors will ein Interview.Röportaj yapmak istiyorsunuz.
Sie bitten um ein Interview.Outdoors dergisi seninle röportaj yapmak istiyor.
Outdoors will ein Interview.Röportaj yapmak istiyorum.
Ich würde ihn gern interviewen.Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
benim istediğimeve gitmek istiyorumsen istedinistediğiniz zaman
özür dilemek istiyorumetmeni istiyorumteşekkür etmek istedimbir şey istiyorumseni görmek istedimbizim istediğimiz
Daha
Gazeteciler sizinle röportaj yapmak istiyor.
Die Journalisten wollen dich interviewen.RTL röportaj yapmak istiyor!
RTL will ein Interview machen!Tüm haber ajansları röportaj yapmak istiyor.
Alle Medien haben um ein Interview gebeten.Röportaj yapmak istiyor. Outdoors dergisi seninIe.
Outdoors will ein Interview.Outdoors dergisi seninIe röportaj yapmak istiyor.
Outdoors'-Magazin will dich interviewen!Röportaj yapmak istiyor. Outdoors dergisi seninle.
Outdoors will ein Interview.Frank Giffor seninle canlı röportaj yapmak istiyor.
Frank Gifford will ein Interview mit dir.Birkaç röportaj yapmak istiyorum.
Ich möchte Interviews geben.Hepsi uyandıklarında sabah programları için… seninle röportaj yapmak istiyor.
Sie wollen Interviews mit dir.Sizinle röportaj yapmak istiyoruz.
Üniversite gazetesi için seninle röportaj yapmak istiyor.
Er will dich für seine Collegezeitung interviewen.Bu adamla röportaj yapmak istiyorum” dedim.
Ich will ein Interview mit dem Mann.Hepsi uyandıklarında sabah programları için… seninle röportaj yapmak istiyor.
Alle wollen Interviews für ihre Morgenshows.Seninle röportaj yapmak istiyorum, Jack. Senin yardımınla.
Ich möchte ein Exklusivinterview mit Ihnen.CNN ve Irish Times sizinle röportaj yapmak istiyor.
CNN und die Irish Times wollen ein Interview.Bayan Lane, röportaj yapmak istiyorsanız Binbaşı Farris hemen kapının önünde.
Major Farris ist gleich vor der Tür. Miss Lane, wenn Sie ein Interview möchten.CNN ve Irish Times sizinle röportaj yapmak istiyor.
CNN und"Irish Times" wollen ein Interview mit Ihnen.Jack, seninle röportaj yapmak istiyorum ama bulduğum şeyi görmezden gelemem.
Jack, ich will das Interview machen, aber kann Ayrıca bir gazete de röportaj yapmak istiyor.
Es wird sich auch eine Zeitung melden und einen Interviewtermin ausmachen.Aslında buraya gelip okuldakilerle röportaj yapmak istiyor.
So dass er gerne eine Reportage über diese Schule schreiben würde.Sizinle şirketin ani yükselişi hakkında röportaj yapmak istiyorlar.
Sie wollen ein Interview mit Ihnen über den plötzlichen Anstieg der Firma.Bu yüzden röportaj yapmak istedim.
Deshalb wollte ich Sie interviewen.TVden arkadaşlar röportaj yapmak istediler.
Das Fernsehen wollte ein Interview haben.Röportaj yapmak istedim ama yapamayacağımı söylediler.
Ich wollte ein Interview machen, aber man sagte mir:"Geht nicht.NBC artık Martinle röportaj yapmak istemiyor. Ne?
Was? NBC möchte kein Interview mehr?
