SAHIP OLACAKLAR ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Fiil
haben
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun

Sahip olacaklar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yani aynı DNAya sahip olacaklar.
Sie muss wohl die selbe DNA haben.
Fakat genç insanlar şimdi ve her zaman güçlü bir sese sahip olacaklar.
Aber junge Leute haben jetzt und immer eine starke Stimme.
Votka tekeline hala sahip olacaklar.
Es bleibt noch Branntweinmonopol.
Büyük hosting şirketleri her zaman hoşnutsuz müşterilere sahip olacaklar.
Große Hosting-Unternehmen haben immer einige verärgerte Kunden.
Ayrıca, kursun son haftasında IELTS sınavına girme şansına sahip olacaklar( ayrı olarak rezerve edilmesi gerekir).
Sie haben auch die Möglichkeit, während der letzten Kurswoche eine IELTS-Prüfung abzulegen(diese muss separat gebucht werden.).
Taraftarlar, Vegas VIP partisine katılma şansını kazanma şansına sahip olacaklar.
Fans haben die Chance, die Chance zu gewinnen, an einer Vegas VIP-Party teilzunehmen.
Yıl içinde atom bombasına sahip olacaklar.
In zehn Jahren haben sie die Bombe.
Fotoğrafçılar ayrıca, gıda ve profesyonel fotoğrafçılıkla uğraşan çeşitli figürlerle etkileşime girme olanağına sahip olacaklar.
Die Fotografen haben auch die Möglichkeit, mit verschiedenen Figuren in der Welt der Lebensmittel und professionelle Fotografie zu interagieren.
Artık istedikleri her şeye sahip olacaklar.
Was immer sie sich wünschen, werden sie haben.
Öğrenciler, Koredeki çok uluslu şirketler için çalışma olanağına sahip olacaklar.
Die Studierenden haben die Möglichkeit, für multinationale Unternehmen in Korea zu arbeiten.
Ve hepsi 40 yıllık tecrübeye sahip olacaklar.
Und alle von Ihnen haben 40 Jahre Erfahrung.
Hollandada gezginler şaşırtıcı Schokland Adasını ziyaret etme şansına sahip olacaklar.
In den Niederlanden haben Reisende die Möglichkeit, die erstaunliche Insel Schokland zu besuchen.
Küçük işletmeler bununla en kolay zamana sahip olacaklar.
Kleine Unternehmen haben damit die einfachste Zeit.
Ne kadar dağınık, korkmuş ve emin değilseniz,sizin için o kadar fazla güce sahip olacaklar.
Je verstreuter, ängstlicher und unsicher du bist,desto mehr Macht haben sie über dich.
Windows 10 satın almak isteyenler iki türlü sahip olacaklar.
Wer Windows 10 kaufen will, hat verschiedene Möglichkeiten.
Kâğıtlarını yazmaya başladıklarında,ihtiyaç duydukları her şeye sahip olacaklar.
Wenn sie anfangen,ihre Papiere zu schreiben, haben sie alles, was sie brauchen.
Ve burada kalıp okullarını bitirirlerse… daha fazla olanaklara sahip olacaklar.
Mit einem Schulabschluss hier haben sie mehr Chancen.
Öğrenciler ayrıca Japonyada saha çalışmaları yapmak ve Almanyada staj katılma şansına sahip olacaklar.
Die Schüler haben auch die Möglichkeit, die Feldarbeit in Japan zu führen und in einem Praktikum in Deutschland teilnehmen.
Ve 2 aylık üyelik kartları alanlar pek çok avantaja sahip olacaklar.
Besitzer von Ein- oder Zwei-Tageskarten genießen zahlreiche Vorteile.
Alman Facebook kullanıcıları, önümüzdeki hafta herhangi bir haberi sahte olarak bildirme fırsatına sahip olacaklar.
Bald haben auch Facebook-Nutzer aus Deutschland die Möglichkeit, eine Falschmeldung auch als solche zu deklarieren.
Oyuncular, oyun sırasında 3'' Lifelines'' kullanma seçeneğine sahip olacaklar.
Die Spieler haben die Möglichkeit, während des Spiels ihre 3"Lebenslinien" zu verwenden.
Ayrıca, eski nesneler, özellikle çokça ele alınanlar bu enerjiye sahip olacaklar.
Auch alte Objekte, vor allem solche, die viel gehandhabt wurden, haben diese Energie.
Turistler, dini anıtın zengin dekorasyonuna hayran kalma fırsatına sahip olacaklar.
Touristen haben die Gelegenheit, die reiche Dekoration des religiösen Denkmals zu bewundern.
Bira hayranları, Duisburgdaki König Pilsener Bira Fabrikasını ziyaret etme şansına sahip olacaklar.
Bierfreunde haben die Möglichkeit, die König Pilsener Brauerei in Duisburg zu besuchen.
Blockchain-teknoloji uzmanları ve kriptogizmolar ortak çalışmak için ortak bir platforma sahip olacaklar.
Blockchain-Technologie-Profis und cryptogizmos haben eine gemeinsame Plattform für Coworking.
Ultitalent S700: KOLLMORGEN servo regülatörler gelecekte de tek kablolu bağlantı teknolojisine sahip olacaklar.
Multitalent S700: Den Servoregler von KOLLMORGEN gibt es künfitg auch mit Einkabelanschlusstechnik.
Öğrenciler Konfederasyon Makalelerini ikna edici bir örümcek haritası ile savunma görevine sahip olacaklar.
Die Schüler haben die Aufgabe, die Artikel der Konföderation durch eine überzeugende Spinnenkarte zu verteidigen.
Öğrenciler ayrıca Japonyada saha çalışmaları yapmak ve Almanyada staj katılma şansına sahip olacaklar.
Die Studenten haben auch die Möglichkeit, in Japan Feldforschung zu betreiben und an einem Praktikum in Deutschland teilzunehmen.
LA inanılmaz derecede çeşitli olduğu için öğrenciler dünyanın her yerinden insanlarla tanışma fırsatına sahip olacaklar.
Da LA unglaublich vielfältig ist, haben Studenten die Möglichkeit, Menschen aus der ganzen Welt kennenzulernen.
Stok görüntüleri optimize edilmiş olsa bile, orijinal resimlerle aynı efektlere veya SEO avantajlarına sahip olacaklar.
Selbst wenn die Stock-Images optimiert sind, haben sie dieselben Effekte oder SEO-Vorteile wie die Originalbilder.
Sonuçlar: 59, Zaman: 0.0259

Farklı Dillerde Sahip olacaklar

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca