Sana ihanet etti Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sana ihanet etti.
Hamlet sana ihanet etti.
Sana ihanet etti.
Er hat dich betrogen.Miller sana ihanet etti.
Miller hat dich verraten.Sana ihanet etti.
Er hat dich verraten.Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
merak etmeteşekkür etmektakip etziyaret etmekfark ettimkontrol etmektedavi etmekdans etmekkabul etmekelde etmek
Daha
Zarflarla kullanım
Daha
Evelyn sana ihanet etti.
Evelyn hat dich verraten.Sana ihanet etti.
Sie hat dich betrogen.Bassam sana ihanet etti.
Bassam hat dich verraten.Sana ihanet etti.
Sie hat dich verraten.Şimdi de sana ihanet etti.
Und jetzt betrog er Sie.Sana ihanet etti.
Er hat dich hintergangen.Hayır, o sana ihanet etti.
Nein, er hat dich betrogen.Sana ihanet etti. Haydi.
Komm, er hat dich verraten, leg los.Hayır, o sana ihanet etti.
Nein, er hat dich verraten.Sana ihanet etti, Winston… hemen, koşulsuzca. Julia.
Julia. Sie hat dich verraten, Winston.Ama Koba sana ihanet etti.
Aber Koba hat dich verraten.Sana ihanet etti. Tıpkı Babylon Fahişesi gibi.
Sie hat dich verraten… genau wie die Hure von Babylon.Elçiler sana ihanet etti.
Deine Gesandten haben dich betrogen.Sana ihanet etti, kullandı, tehlikeye attı.
Er hat dich verraten, gebraucht, Birisi sana ihanet etti.
Irgendjemand muss dich verraten haben.En yakın arkadaşın sana ihanet etti??
Deine besten Freunde haben dich verraten?Biri sana ihanet etti.
Jemand hat dich verraten.Juliaya ne yaptınız? Julia sana ihanet etti, Winston.
Sie hat dich verraten, Winston. Julia.O da sana ihanet etti.
Und sie hat dich verraten.O sana ihanet etti anne.
Er hat dich betrogen, Mom.Fakat onlar sana ihanet etti.
Aber sie haben dich hintergangen.Ve Lily kaybetme düşüncesi seni çok ürkütüyor.Elizabeth sana ihanet etti.
Und der Gedanke, Lily zu verlieren, macht Elçiler sana ihanet etti.
Deine Botschafter haben dich verraten.Zoey sana ihanet etti, degil mi?
Zoey hat dich betrogen, nicht wahr?
