Sevinçli Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sevinçli kız.
İtalya sevinçli!
Sevinçli kız.
Oooh herkes sevinçli.
Sevinçli bekleyiş.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
İçindeki canavar sevinçli.
Sevinçli bizim kadar.
İlşen: Ülkesi sevinçli.
Sevinçli ve gururluyum da.
O kadar sevinçli değiliz.
Sevinçli haberini paylaşmaya.
Nerde o sevinçli yüzün.
Herkes heyecanlı, herkes sevinçli.
Her tarafta sevinçli insanlar varmış.
Gizemli ülkeler bilirim ben, sevinçli masallar.
Bu sevinçli olay için tebrikler.
Ne kadar daha sevinçli olabiliriz.
Bu sevinçli olay için tebrikler.
Duydum tek başıma Bu sevinçli nakaratı.
Sevinçli Bir Yaşam Yaşamak: Ayık Olmak, Ayık Kalmak.
Tanrı bizim sevinçli olmamızı ister.
Sevinçli olan Tomas bağırmaya başladı: Allahım benim Rabbim benim!
Kuşlar bile sevinçli, insanlar mutlu.
Herneyse ona haberleri verdim ve o hepimizden daha sevinçli.
Her yana, bu sevinçli haberi yaydım.
Miranda oldukça iyi ve Flynn de abi olduğu için çok sevinçli.
Kilisenin başlangıçtan beri sevinçli kanısı böyledir.
Bu sevinçli olaya iştirak ettiğiniz için teşekkür ederiz.
Artık kederli ve üzgün olmayacağım;artık mesut ve sevinçli bir varlık olacağım!
Dedim. O da'' Ailesi çok sevinçli, programına 500 bin bağışlamak istiyorlar.