TARADIM ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Fiil
ich scannte
taradım
gekämmt
taramak
penye
tarak
taranmanız
taraklar
tararken

Taradım Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Seni taradım.
Ich scannte sie.
Saçlarını taradım.
Kämmte ihre Haare.
Aradım taradım ve burada buldum.
Ich suchte nach ihr und… fand sie hier.
Her güverteyi taradım.
Ich scannte alle Decks.
Yüzünü yıkadım, saçını taradım.
Gesicht gewaschen, Haar gekämmt.
Combinations with other parts of speech
Tüm yüzeyi taradım.
Ich habe die Oberfläche gescannt.
Yeniden taradım çünkü bunu gördüm.
Ich machte neue Scans, weil ich das hier sah.
Ben… Saçını taradım.
Ich… Ich bürstete ihr Haar.
Taradım. Özel bir gece sonuçta.
Das ist heut ein besonderer Abend. Hab ich gekämmt.
Dünümü ben hep taradım.
Ich nehme immer das Tagesmenü.
Kafatasını taradım, yaş ve yapısını da ayırdım.
Ich scannte den Schädel auf Alter und Größe.
İçindeki veriyi taradım.
Ich bin die Daten durchgegangen.
Eğlence olsun diye senaryoyu taradım, kaç tane'' K'' harfi bulunuyor?
Aus Spaß… habe ich das Drehbuch durchgesehen, wie oft der Buchstabe"K" vorkommt?
Öncelikle tüm kütüphaneyi taradım.
Erst durchsuchte ich alle Bibliotheken.
Gözümün üstünde bir yara taradım, şu an bir ay iyileşemeyiz.
Ich kämmte eine Wunde über meinem Auge, die wir seit einem Monat nicht mehr heilen können.
Doktor, yerleşimcilerin günlüklerini taradım.
Doktor, ich scannte die Logbücher der Kolonisten.
Listeyi dikkatlice taradım ve uygun olduğunu düşündüğüm her sorguyu yanıtladım.
Ich durchkämme sorgfältig die Liste und beantworte jede einzelne Frage, die ich für angemessen halte.
Bu özel bir gece. Taradım.
Das ist heut ein besonderer Abend. Hab ich gekämmt.
Listeyi dikkatlice taradım ve uygun olduğunu düşündüğüm her sorguyu yanıtladım.
Ich kämme die Liste sorgfältig durch und beantworte jede einzelne Frage, die ich für angemessen halte.
Sadece bir yapı var. Bölgeyi taradım.
Ich habe den Bereich durchsucht, und fand nur ein Bauwerk.
Banyoyu taradım ve bunların dünkü maskenin sonuçları olduğunu düşündüm.
Das kämmte über das Badezimmer und dachte, dass dies die Folgen der Maske von gestern sind.
Böyle iyi.- Bilgisayar şebekesindeki her baytı taradım.
Ich scannte jedes Byte des Computernetzes.
Kalıbını taradım, ten rengi ve tahmini bir kaş çizgisi ekledim. Benzeri bir resmini yaptım.
Ich scannte den Abdruck, fügte Hautfarben hinzu und schätzte eine Brauenlinie, und ich machte ein Fotoabbild.
Sabit diskine girdim ve tamamını taradım.
Ich hab ihre Festplatte geknackt. Alles gescannt. Komplett.
Önce yüzünün etrafındaki betonu taradım. Sonra bilgisayara, kalıba uyan parçaları arattım.
Ich scannte die Betonstücke die sein Gesicht umgaben, und dann ließ ich den Computer nach Stücken suchen die zusammenpassen.
Merak ettim, diğer gazeteleri de taradım.
Ich wollte ihnen zeigen, dass es auch andere Zeitungen gibt.
Saçlarını taradım… Bahçe hortumuyla onu yıkadım… yanına oturdum ve birinin beni bulmasını bekledim.
Ich habe ihn mit dem Schlauch abgespritzt, ihm die Haare gekämmt, mich neben ihn gesetzt und gewartet, dass mich jemand findet.
Yeni takım elbise, yeni ayakkabılar,saçlarımı bile taradım.
Neuer Anzug, neue Schuhe,sogar Haare gekämmt.
Dişlerini fırçaladım, saçlarını taradım, doyurdum.
Putzte ihr die Zähne, kämmte ihre Haare, fütterte sie.
Tanyanın beni tanıyıp, tanımayacağını bilmiyorum bu yüzdensahte gözlük taktım ve saçlarımı farklı şekilde taradım.
Ich wusste nicht, ob Tanya mich erkennen würde,also setzte ich mir eine falsche Brille auf und kämmte meine Haare anders.
Sonuçlar: 40, Zaman: 0.0382

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca