TEORININ ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Theorie
• Theorien

Teorinin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Teorinin Dönüşü.
Theorie zurück.

Benim için teorinin hiçbir değeri yoktur.
Für mich hat die Theorie keinen Wert.

Teorinin doğruluğunu kanıtla.
Beweise deine Theorie.

Uygulama olmadan teorinin faydası nedir?
Was nützt die Theorie ohne die Praxis?

Teorinin çeşitli biçimleri.
Verschiedene Formen der Theorie.

Her şeyi açıklayan bir teorinin olması.
Wenn man eine Theorie hat, die alles erklärt.

Bir Teorinin Doğuşu.
Geburt einer Theorie.

Gerçek olmadığını biliyoruz. -İkimiz de bu teorinin.
Wir kennen den Fehler der Theorie.

Bu teorinin çişi geldi.
Diese Theorie muss mal pissen.

Proleter hareket için teorinin önemi;
Die Bedeutung der Theorie für die proletarische Bewegung;

Teorinin işe yaradığını sanmıyorum.
Die Theorie stimmt nicht.

İkimiz de bu teorinin gerçek olmadığını biliyoruz.
Wir beide kennen den Fehler der Theorie.

Teorinin saf dünyasında leke yoktur.
Die Welt der Theorie ist makellos.

Otopsi raporuna göre… teorinin doğru olduğuna inanıyoruz.
Aufgrund der Autopsie halten wir Ihre Theorie für richtig.

Teorinin biri bu. Ama Withrowu enseledin.
Das ist eine Theorie. Aber ihr habt Withrow.

Elinde bunlari yanitlayacak bir yigin delice teorinin olduguna eminim.
Ich bin mir sicher, du hast viele wilde Theorien.

Ama bu teorinin bir problemi vardı.
Doch die Theorie war problematisch.

Freudun, bugün halen geliştirmeye devam ettiğimiz pek çok teorinin temellerini attığının altını çizmek gerekmektedir.
Freud legte den Grundstein für viele der Theorien, die wir bis heute weiterentwickelt haben.

Sovyet, teorinin bir buluşu değildi.
Der Sowjet war keine Entdeckung der Theorie.

Teorinin de ne olduğunu bilmiyor kısacası.
Sie weiß also nicht nur in der Theorie, wovon sie spricht.

Otopsiye dayanarak senin teorinin doğru olduğunu düşünüyoruz.
Aufgrund der Autopsie halten wir Ihre Theorie für richtig.

Teorinin pratiğe dönüşmesi ya da uygun olması gerekir.
Die Praxis der Theorie entspricht oder entsprechen sollte.

Bugün, Amerikalı psikologlar bu teorinin yanılabilirliğini kanıtladılar.
Heute haben amerikanische Psychologen den Irrtum dieser Theorie bewiesen.

Mesele, teorinin bir yan ürününden kaynaklanıyordu.
Die Resultate gingen von der Theorie direkt in ein Produkt.

Otistik misin Bu verileri analiz etmemiz, bu iki teorinin tahminlerini sağlam bir şekilde doğruladı.
Bist du autistisch Unsere Analyse dieser Daten bestätigte die Vorhersagen dieser beiden Theorien.

Teorinin uygulanmasını vurgulayan en az iki ders içerir.
Beinhaltet mindestens zwei Kurse, die die Anwendung der Theorie betonen.

Oysa bilimde teorinin bambaşka bir anlamı var.
In der Wissenschaft hat Theorie einen anderen Sinn.

Teorinin yanlış olduğu kanıtlanırsa, Hindistana geri dönmek zorunda kalacaksın.
Wenn deine Theorie falsch ist, musst du nach Indien.

Bir teorisyen için teorinin gözlemlerle karşılaştırılması her zaman dramatik bir an olmuştur.
Die Konfrontation von Theorie und Beobachtung ist für einen Theoretiker immer ein dramatischer Moment.

Teorinin yazarları, Stan Leenin aslında her zaman oynadığına karar verdi.
Die Autoren der Theorie entschieden, dass Stan Lee tatsächlich die ganze Zeit spielte.