VADILERDE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

im Tal

Vadilerde Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Тот, kim vadilerde yürür!
Für die, die auf die Walze gehn!
Ve vadilerde kayaları oyup biçen Semuda?
Und den Tamud, die die Felsen im Tal aushöhlten?
Bu bölgedeki bütün vadilerde pek çok köy bulunur.
Hier gibt's so viele Täler und in jedem ein Dorf.
Ve vadilerde kayaları oyup biçen Semuda?
Und an den Thamud, die im Tal die Felsen aushauten?
Bu bölgedeki bütün vadilerde pek çok köy bulunur.
Hier gibt es so viele Täler, und in jedem sind Dörfer.
Combinations with other parts of speech
Ve vadilerde kayaları oyup biçen Semuda?
Und(mit) den Tamud, die im Tal die Felsen aushöhlten?
Ve Semud( Kavmi) ki, onlar, vadilerde kayaları oyuyorlardı?
Und den Thamud, die die Felsen im Tal aushöhlten?
Ve vadilerde kayaları oyan Semuda( kavmine).
Dienstag Und an den Thamud, die im Tal die Felsen.
Ve Semud( Kavmi) ki, onlar, vadilerde kayaları oyuyorlardı?
Und(mit) den Tamud, die im Tal die Felsen aushöhlten?
Ve vadilerde kayaları oyan Semuda( kavmine)?
Und an den Thamud, die im Tal die Felsen aushauten?
Ve Semud( Kavmi) ki, onlar, vadilerde kayaları oyuyorlardı?
Und(mit) den Thamud, die sich Felsen ausgehauen im Wadi?
Ve vadilerde kayaları kesen( yontan) Semud kavmine?
Und den Tamud, die die Felsen im Tal aushöhlten?
Ve Semud( Kavmi) ki, onlar, vadilerde kayaları oyuyorlardı.
Sowie mit Thamud, diejenigen, die den Fels im Tal ausmeißelten.
Ve vadilerde kayaları oyup biçen Semuda?
Sowie mit Thamud, diejenigen, die den Fels im Tal ausmeißelten?
Annem eskiden Almanca sarki söylermis ve sesi vadilerde yankiIanirmis.
Mutter sang früher in Deutsch und ihre Stimme hallte in den Tälern wider.
Çöllerde, Chris, vadilerde, hepimiz savaşacağız, Chris.
In der Wüste, Chris, in den Tälern…, wir alle, Chris.
Annem eskiden Almanca şarkı söylermiş ve sesi vadilerde yankılanırmış.
Mutter sang früher in Deutsch und ihre Stimme hallte in den Tälern wider.
Bern yakınlarındaki vadilerde yaşayan dağınık köpekleri toplamaya başladılar.
Sie begannen verstreute Hunde zu sammeln, die in den Tälern bei Bern lebten.
Siz geyikler, nehir kıyısında ve vadilerde yatacaksınız.
Du, Reh, wirst in den Niederungen der Flüsse und in den Schluchten schlafen.
Bense uçarken havayı vadilerde ve tepeler boyunca alçalıp yükselen bir sıvı olarak görüyorum.
Und über Gipfel bewegt. Aber wenn ich fliege, sehe ich sie als Flüssigkeit, die sich durch die Täler.
Ve Shining One cevap verdi:'' Her zaman bu tepelerde veya bu vadilerde değil.''.
Und die Glänzende Eine Antwort aus:"Nicht immer auf diesen Hügeln oder in den Tälern.".
İriyarı, kuvvetli, adaleli adamlardan oluşan çeteler, vadilerde dolaşır… ahenkli şarkılarıyla insanları dehşete düşürürler.
Riesige Banden kräftiger Männer durchstreifen die Täler und lehren mit ihrem Harmoniegesang das Fürchten.
Engebeli arazi vedağların yüksek irtifa nedeniyle, nüfusun büyük çoğunluğu ovalarda ve vadilerde yaşıyor.
Aufgrund des rauen Terrains undder Höhenlage der Berge lebt die überwiegende Mehrheit der Bevölkerung in den Ebenen und Tälern.
Gökten yağmur yağdırır da vadilerde alabildikleri kadar seller, ırmaklar olur, çağlayıp akar, akarken de üste çıkan köpükleri sürükler götürür.
Er sendet Wasser vom Himmel herab, so daß die Täler nach ihrem Maß durchströmt werden, und die Flut trägt Schaum auf der Oberfläche.
Enerjileri inanılmaz güçlü rüzgarlar oluşturur ve bu devasa vadilerde saatte 8 milyon km hızla uğuldar.
Ihre Energie regt unglaublich starke Winde an, die diesen riesigen Canyon mit 8 Millionen Kilometern pro Stunde entlang sausen.
Gökten yağmur yağdırır da vadilerde alabildikleri kadar seller, ırmaklar olur, çağlayıp akar, akarken de üste çıkan köpükleri sürükler götürür.
Er läßt vom Himmel Wasser herabkommen, und dann fließen Täler entsprechend ihrem Maß, daraufhin trägt die Flut aufschwellenden Schaum.
Yaz aylarında sıcaklıklar genellikle yaklaşık 23-26 ° C yaylalar venadiren hover üzerinde 30 ° C vadilerde.
In den Sommermonaten liegen die Temperaturen in der Regel bei 23-26° C in den Hochebenen und selten über 30 ° C in den Tälern.
Herkesin tasarruf yaptığı ve vadilerde yüzdüğü zamanlarda düşündüğünüz tek şeyin almayı istediğiniz ilk arabanız olduğu zamanda çok uzağa gitmeyi hiç planlamıyorsanız bile.
Als jeder sparte und in der Schlucht schwimmen ging, als sich jeder Gedanke sich nur um den Kauf deines ersten Autos drehte, selbst wenn du niemals weit weg wolltest, verkaufte ich Soja Cappuccinos um ein mickriges Einkommen zu bekommen.
Allahın vadi haktır, fakat onların çoğu bilmez.
Das Versprechen Gottes ist wahr. Aber die meisten von ihnen wissen nicht Bescheid.
Vadinin kenarında iki köklü aile uyum içinde yaşıyordu.
Zwei alte Familien lebten in Harmonie am Rande des Tales.
Sonuçlar: 32, Zaman: 0.0288

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca