YÖNÜYLE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Isim
Aspekt
özellik
yön
açıdan
nokta
veçhesi
alanını
konu
Richtung
yön
doğru
taraf
yolunda
istikametine
doğru yola
doğru ilerliyor
yöneldi
Aspekte
özellik
yön
açıdan
nokta
veçhesi
alanını
konu

Yönüyle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Her yönüyle tanıyoruz.
A jede Hoibe kennst.
Bir broker inceleme yaptığımızda,ticaret deneyimi her yönüyle bakıyoruz.
Wenn wir überprüfen broker,suchen wir jeden Aspekt der trading-Erfahrung.
Bu yönüyle birine.
In die Richtung einer so.
Citrix Application Delivery Management, her yönüyle sertifika yönetimini kolaylaştırır.
Citrix Application Delivery Management optimiert alle Aspekte des Zertifikatmanagements.
Bu yönüyle Moskova.
In dieser Richtung Malmö.
Öğretim ve araştırma üst başarıları kolaylaştırmak amacıyla, her yönüyle doğru olmalıdır.
Um Spitzenleistungen in Lehre und Forschung zu erleichtern, müssen alle Aspekte richtig sein.
Bu yönüyle özgürlük ya da.
Freiheit hin oder her.
Hayatın sizin için her yönüyle kolay olması Benim arzumdur.
Es ist Mein Begehren, dass alle Aspekte eures Lebens mühelos für euch sein mögen.
Her yönüyle önemli bir karşılaşmaydı.
Es war in jeder Beziehung eine besondere Begegnung.
VEYA: Satürnün doğal özgürlüğünü kazanmadan, bu yönüyle sahiplenme duygularını gösterebilir.
Oder: ohne die Erlangung der natürlichen Freiheit des Saturn, dieser Aspekt kann Gefühle der Besitzgier zeigen.
Her Yönüyle Kutsal Olandır.
Aber Heilig in jeder Form.
Bununla birlikte, bazıları, operatif olmayan hesaplar için ücretlendirilemeyen yönüyle ilgili endişe duymaktadır.
Einige sind jedoch besorgt über den nicht zahlbaren Aspekt für die nicht operativen Konten.
Her yönüyle bir 90lar şarkısı?
Ein Lied in allen Dingen?
Bazıları kendi vücut yönüyle ilgili elbise uzunluğunu düşünün.
Einige von ihnen halten die Länge des Kleides über ihren Körper Aspekt.
Bu yönüyle psikodrama sahneleri bir tür laboratuvardır.
Die Bühne in der Werkstatt ist eine Art Labor.
Çok derine inmeli ve borsayı her yönüyle incelemeydik. Paranın nereye gittiğini bulacaksak.
Mussten wir sehr tief graben und jeden Aspekt der Exchange prüfen. Um herauszufinden, wo das Geld war.
Her yönüyle keyifli blog( Ayrıca tema/ tasarım seviyorum).
Alles in allem aufregende blog(ich liebe auch das thema design).
Eğlence her yönüyle gerçekten önemlidir.
Spaß zu haben ist in jeder Beziehung wichtig.
Her yönüyle harika bir telefon.
Tolles Phone in jeder Beziehung.
Toksisite- bu yönüyle gerçekten üreticisi bağlıdır.
Toxizität- dieser Aspekt hängt wirklich von dem Hersteller.
Bu yönüyle eksik kalan bölümün tamamlanmasını arzu etmekteyiz.
Ziel ist es, den noch fehlenden Abschnitt dieser Straße zu vervollständigen.
NSU davası bu yönüyle Almanyaya büyük fırsatlar sunuyordu.
Der NSU Prozess hatte in diesem Sinne Deutschland eine wichtige Gelegenheit geboten.
Bu yönüyle etkisi altında, üyeleri güçlü bir ilişki ve derin duygu gelişir.
Unter dem Einfluss dieses Aspekts entwickeln Mitglieder der Beziehung ein tiefes und tiefes Gefühl.
Senin bu ilişkiyi her yönüyle kontrol edebilmek için durdurduğunu düşünüyorum.
Versuchen Sie nicht, jeden Aspekt dieser Beziehung zu kontrollieren.
O bu yönüyle bilinmektedir.
Dieser Richtung bekannt sind.
Her yönüyle loser ebeveyn.
Süchtige Eltern in jedem Fall.
Ama bu yönüyle hiç tanışmamıştım.
Aber diese Seite war mir neu.
Her yönüyle çok özel bir maç.
Ein in jeder Beziehung besonderes Spiel.
Çoğu yönüyle hayatım ideale yakındır.
In den meisten Fällen ist mein Leben nahezu ideal.
Her yönüyle büyük bir savaş yaşanacaktı.
Einen großen Krieg hätte es in jedem Fall gegeben.
Sonuçlar: 62, Zaman: 0.0321

Farklı Dillerde Yönüyle

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca