YENMEYE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• zu besiegen
• zu schlagen
• zu überwinden
• zu gewinnen

Yenmeye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Yenmeye hazır mısın?
Bist du bereit, zu gewinnen?

Düşmanları Yenmeye Yardım.
Helfen die Feinde zu besiegen.

Onu yenmeye çalışması.
Der versucht, sie zu besiegen.

Düşmanınızı yenmeye çalışın.
Versuch deinen Gegner zu besiegen.

Onları yenmeye de çalışma.
Versuch sie auch nicht zu bezwingen.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin yenmeye.
Türkischen Streitkräfte zu gewinnen.

Oyuncu bunları yenmeye çalışacak.
Der Spieler versucht, diese zu besiegen.

Onu yenmeye neden bu kadar kararlısın?
Wieso wollen Sie ihn unbedingt schlagen?

Babam Nazileri yenmeye yardım etti.
Mein Vater half, die Nazis zu besiegen.

Sen beyninle dövüşüyorsun düşmanlarını mantığınla yenmeye çalışıyorsun!
Du versuchst deine Gegner mit Logik zu besiegen.

Her zaman beni yenmeye çalışman gerekmiyor!
Dass du mich immer besiegen willst!

Bakalım elementlerimiz düşmanı yenmeye yetecek mi.
Ungewiss ob es reichen wird, die Feinde zu besiegen.

Artık beni yenmeye çalışmak zorundasın.
Jetzt wirst du wohl versuchen müssen, mich zu schlagen.

Son katıldı ve beni yenmeye çalıştı.
Die letzten verbündeten sich und versuchten, mich zu besiegen.

Devleti yenmeye çalışmıyorum. Bunu biliyorsun.
Das weißt du. Du kannst den Staat nicht besiegen.

Yani o… nefreti nefretle yenmeye çalışıyor.
Er versucht, Hass mit Hass zu besiegen.

Bunu yenmeye yetecek kadar değer vereceği bir şey bulmalı.
Sie braucht etwas, was ihr wichtig genug ist, das zu überwinden.

Bilgi verir ve korkuları yenmeye yardım ederim.
Ich versprühe mein Wissen und helfe, Ängste zu überwinden.

Kötülüğü yenmeye ve eve geri dönüş yolunu bulmaya çalışın.
Das Böse zu besiegen und den Weg nach Hause zu finden.

Ancak bir gün yine korkularımı yenmeye karar verdim.
Eines Tages, beschloss ich, meine Angst zu überwinden.

Kötülüğü yenmeye ve eve geri dönüş yolunu bulmaya çalışın.
Versuche das Böse zu besiegen und deinen Weg nach Hause zu finden.

Kalan son gemiler birlik olup beni yenmeye çalıştı!
Die letzten verbündeten sich und versuchten, mich zu besiegen.

Ama korkularını yenmeye çalışmaktan daha heyecan verici bir şey yok.
Aber es gibt nichts aufregenderes, als zu versuchen, Ihre Ängste zu überwinden.

O yüzden biz de çıkıp Almanyayı yenmeye çalışacağız.
Aber wir werden kämpfen und versuchen, gegen Deutschland zu gewinnen.

İnsanlar her zaman evi yenmeye çalışırlar- öyle ya da böyle.
Die Leute versuchen immer, das Haus zu schlagen- auf die eine oder andere Weise.

Bu arada ben de anlamsız kıskançlıklarımı yenmeye karar verdim.
Ich habe beschlossen endlich meine krankhafte Eifersucht zu besiegen.

Eğer cüsseli bir adamı yenmeye çalışıyorsan tek yapman gereken ondan daha fazla dayanmaktır.
Wenn Sie einen großen Mann schlagen wollen, müssen Sie ihn nur… überdauern.

Canlarım, lütfen tavsiyeme uyun ve bizi yenmeye çalışmayın.
Ihr Süßen, ich gebe euch einen Rat. Versucht nicht, uns zu besiegen.

Hepimiz kendi içimizde, dünyada yenmeye çalıştığımız karanlık karanlığın tohumlarını taşırız.
Wir tragen alle die Samen der Dunkelheit, die wir in der Welt zu besiegen versuchen.

Rakiplerimiz gelişmeye ve bizi yenmeye çalışacak.
Unsere Gegner werden versuchen, sich zu steigern und uns zu schlagen.