Zarar vermemeye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sana zarar vermemeye çalıştım.
Bağımsızlığına zarar vermemeye çalışın.
Sana zarar vermemeye çalışıyoruz.
Ve aynı zamanda kıyafete zarar vermemeye de çalış.
Etrafa zarar vermemeye çalışın.
Combinations with other parts of speech
Eğer onu görürsen, zarar vermemeye çalış.
Ağaç zarar vermemeye dikkat edin.
Bunu yaparken şirkete de zarar vermemeye çalıştım.
Killer Frost olarak sana zarar vermemeye o kadar odaklanmıştım ki… Caitlin Snow olarak da zarar verebileceğimi unuttum.
Söyledim sana… Ben… Ben sana zarar vermemeye çalışıyorum.
Killer Frost olarak sana zarar vermemeye o kadar odaklanmıştım ki Caitlin Snow olarak da zarar verebileceğimi unuttum. Bu yüzden özür dilerim.
Embriyonun iç dokularına zarar vermemeye dikkat edin.
Kemiğe zarar vermemeye çalış.
Plastik veya kaplanmış yüzeylere zarar vermemeye dikkat et.
Halıya zarar vermemeye dikkat et.
Plastik veya alüminyumdan yapılmış bıçakların hiçbirine zarar vermemeye dikkat edin.
Malzemeye zarar vermemeye dikkat edin.
Küçük cımbız kullanarak delikleri temizleyin ve filtreye zarar vermemeye dikkat edin.
Ve her zaman kimseye zarar vermemeye çalışıyorum.
( 2) makinede kurulu olan uyarı işaretlerini hareket ettirmemeye veya bunlara zarar vermemeye dikkat edin;
Malzemeye zarar vermemeye dikkat edin.
Cihazın arkasındaki elektrik fişini vekablosunu ezmemeye veya zarar vermemeye dikkat edin.
Balığın etine zarar vermemeye dikkat edin.
Bu durumda onları çıkarmak, zarar vermemeye çalışmalısınız.
Kumaş gerginliği zarar vermemeye- aydınlatma yüklerken önemlidir.
Ancak şeker hastaları vücuda zarar vermemeye dikkat etmelidir.
Soğutma sistemine zarar vermemeye dikkat edin.
Hastanın kalp atışlarına ve sinirlerine zarar vermemeye de dikkat etmeniz gerekecek.
Ancak iPhonea zarar vermemeye dikkat edin.
En azından postuna zarar vermemeye çalışın!