AYAK BILEKLERIM ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri S

Ayak bileklerim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ayak bileklerim.
Sadece ayak bileklerim.
Just from the ankles down.
Ayak bileklerim yanıyor da.
My ankles burn.
Önceden ayak bileklerim vardı.
I used to have ankles.
Ayak bileklerim alçakta.
I have low ankles.
Bir de kollarım ve ayak bileklerim kaşınıyor.
And itchy arms and ankles.
Ayak bileklerim kırıldı!
My ankles are broken!
Son derece hassas ayak bileklerim var.
I have unnaturally brittle ankles.
Ayak bileklerim soğuyor.
My ankles are getting cold.
Rach? Tombul ayak bileklerim yok benim!
I do not have chubby ankles! Rach?
Ayak bileklerim ince, ne yapayım.
I have thin ankles.
Bana baktığı anda ayak bileklerim bir araya geldi.
He looked straight at me, and my ankles went together.
Ah, ayak bileklerim kırıldı.
Oh, my ankles are broken.
Tek farkım karnım burnumdaydı ve büyük, tombul ayak bileklerim vardı.
Only I had a huge, fat stomach, and big, fat ankles.
Sadece ayak bileklerim alçakta.
My ankles are just low.
Söyle ona, telefona gelmek isterdim, ama ayak bileklerim ağırlık yapıyor.
Tell him I would come to the phone, but my ankles are weighing me down.
Ayak bileklerim beni öldürüyor.
My ankles are killing me.
Şeker yüzünden ayak bileklerim şişiyor ve dans edemiyorum.
The sugar makes my ankles swell up, and I can't dance.
Ayak bileklerim ince, ne yapayım.
Cos I have got thin ankles.
Tombul ayak bileklerim yok benim!
I do not have chubby ankles!
Ayak bileklerim beni öldürüyor.
My ankles are killing me, man.
Bazen yürüdüğümde ayak bileklerim çıngıraklı yılan gibi acayip bir ses çıkartıyor.
Sometimes when I walk my ankles make, like, a weird rattlesnake sound.
Ayak bileklerim acımaya başladı.
My ankles are starting to hurt.
Sırtım ağrıyor, ayak bileklerim şişmiş, ve ellerin peynir gibi kokuyor.
My back is aching, my ankles are swollen, and your hands smell like cheese.
Ayak bileklerim hakkında da bir tane yazmış.
He wrote one about my ankles too.
Benim ayak bileklerim gıdıklanır.
I have ticklish ankles.
Ayak bileklerimi ıslattın. Ayak bileklerim.
You wet my ankles. My ankles.
Benim ayak bileklerim sık sık şişer.
My ankles often become swollen.
Ayak bileklerim zincirli bir kütüğe bağlı olacak.
My ankles will be shackled in a secure set of stocks.
Tombul ayak bileklerim yok benim! Rach?
I do not have chubby ankles! Rach?
Sonuçlar: 31, Zaman: 0.0206

Kelime çeviri

S

Ayak bileklerim eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Ingilizce