MAHKEMEYE GITMEM ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri

• go to court
• get to court

Mahkemeye gitmem Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Mahkemeye gitmem gerek.
I got to go to court.

Tamam, benim mahkemeye gitmem gerek.
All right, I gotta go to court.

Mahkemeye gitmem lazım.
I got to go to court.

Bu şimdi mahkemeye gitmem demek?
That means I have to go to court now?

Mahkemeye gitmem gerek.
I need to get to court.

Ama önemli değil, mahkemeye gitmem gerekiyor.
It doesn't matter though. I have to go to court.

Mahkemeye gitmem gerekiyor.
I gotta get to court.

Ama önemli değil, mahkemeye gitmem gerekiyor.
I have to go to court. It doesn't matter though.

Mahkemeye gitmem gerekirdi.
I needed to go to court.

Tuvalet kağıdı yüzünden mahkemeye gitmem berbat görünür.
It will look lousy going to court over corn flakes.

Benim mahkemeye gitmem gerek.
I gotta get to court.

Mahkemeye gitmem gerekiyor.
I gotta get back to court.

Tamam, mahkemeye gitmem gerek.
Okay, I got to go to court.

Mahkemeye gitmem gerek.
I have to go to court.

Yarın mahkemeye gitmem gerek.
Tomorrow I gotta go to court.

Mahkemeye gitmem gerek.
I have to get to court.

Şimdi mahkemeye gitmem gerekiyor.
I got to go to court now.

Mahkemeye gitmem gerekiyor.
I have to get to court.

Artık mahkemeye gitmem gerek.
I have to get to court.

Mahkemeye gitmem gerektiğini söyle!
Tell him I gotta go to court!

Hayır, mahkemeye gitmem gerek.
No, I have to go to court.

Mahkemeye gitmem gerekecek.
I will have to go to court.

Benim mahkemeye gitmem lazım.
I have got to get to court.

Mahkemeye gitmem gerekti, çünkü karşı çıktı.
Because he contested it. And I had to go to court.

Şimdi mahkemeye gitmem lazım.
Now, I have to get to court.

Mahkemeye gitmem gerekti, çünkü karşı çıktı.
And I had to go to court, because he contested it.

Sadece bu sabah mahkemeye gitmem ve cezalandırılmam gerekiyordu.
I just had to go to court this morning and get sentenced.

Benim mahkemeye gitmem gerekiyor.
I have to go to court.

Benim mahkemeye gitmem gerekiyor.
I have to get to court.

Tanrım, benim de mahkemeye gitmem ve ikisinden birini seçmem gerekti.
God, I actually had to go to court and choose between the two of them.