TÜRKLER ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri

• turks
• turkish
• turk
• turkey

Türkler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Türkler dışarıda.
The Turk is outside.

Benim için yeterli olsa da ya Türkler mevzilendiyse?
Is it enough for me, though? What if the Turk is dug in?

Türkler kaç kişi?
How many are the Turks?

Kıbrısta EOKA örgütü Türkler üzerinde baskı yapmaya başlamıştı.
From there he began launching raids against the Turks.

Türkler biz mi oluyoruz?
And we're the Turks.

Etnik olarak köyde Türkler, Bulgarlar ve Romanlar yaşamaktadır.
It was inhabited by Turks, Bulgarians and Greeks at that time.

Türkler geldi sandım.
I thought it was the Turks.

Üç hafta sonra da babamın arabasına'' Pis Türkler'' yazdı birileri.
And three weeks later someone had painted'filthy Turk' on my father's van.

Türkler bizim tarafta mı?
Are the Turks on our side?

Çünkü Türkler Almanların müttefiki.
Cos Turkey's a German ally.

Türkler bizi kuşatma altında tutuyor.
We're besieged by the Turks.

Geçen sefer, Türkler bir an önce oraya gideceğimi bilmişlerdi.
Last time the Turk knew I would been there at once.

Türkler gemi trafiğimizi tehdit ediyor.
The Turk threatens our shipping.

Siz Türkler onu buraya getirdiniz.
YOU TURKS BROUGHT IT HERE.

Türkler sikimde değil! oruspu seni!
I don't give a shit about the Turks!

Sadece Türkler kaldı ona tehdit olan.
Only the Turk remains a threat to him.

Türkler bizim nakliyemizi tehdit ediyor.
The Turk threatens our shipping.

Bölge Türkler tarafından 150 yıl sürecek olan bir zamanla işgal edildi.
The region was occupied by the Turks for the next 150 years.

Türkler hakkında söylediklerinde haklıydın.
What you said about the Turks.

Kanadayı Türkler istila ederken burada böylece oturup Kroff Dinner yiyemeyiz.
We can't just sit here and eat Kroff dinner and let Canada be overrun by the Turks.

Türkler ya da Bulgarlar olabilir.
Could be the Turks, or the Bulgarians.

Türkler tarafından yağmalanmıştı, değil mi?
That was sacked by the turks, wasn't it?

Türkler bir ateş ederse, Ben on ateş ederim.
If the Turks fire one shot, I fire ten back.

Türkler yapıldı, Austin tarafından sıkılmıştı.
Turds were made, were squeezed out by the Austin.

Türkler büyük bir orduyla Kıbrısa ilerliyor.
The Turk, with a mighty preparation, makes for Cyprus.

Türkler yıldızların altında uyumaktan mutlu olacaklar.
THE TURKS WILL BE HAPPY TO SLEEP UNDER THE STARS.

Türkler ve İngilizler arasında gidip gelen notlar.
An exchange of notes between the Turks and the British.

Bu Türkler tarafından bu ise Almanlar tarafından resmedilmiş.
This one pictured by the Turks and this one by the Germans.

Türkler ve Ermeniler arasındaki gerilim yeni birşey değildi.
Tension between the Turks and their Armenian population was nothing new.

Türkler senin yakalanmanla, Dünyaya… uyuşturucu ticaretiyle savaştığını gösteriyor.
Catching you shows the world Turkey is fighting the drug trade.