Binmesine Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Hadi binmesine yardım edelim.
Bunun üzerine uçağa binmesine izin verilmedi.
Arabaya binmesine izin mi verdin?- Gecenin bir yarısında?
O ikisinin gemime binmesine izin verme.
Karısının New Yorka giden göçmen gemisine binmesine izin verdik.
Combinations with other parts of speech
Git arabaya binmesine yardım et.
Size onları göstermek isterdim fakat onlara kimsenin binmesine izin vermem.
Herkesin ona binmesine izin verir.
O atı son gördüğümde sadece Roxtonın binmesine izin veriyordu.
Bisikletine binmesine yardım ederdi.
Senin için sordum ama insanların yunuslara binmesine izin vermiyorlar.
Misafirlerin araçlara binmesine izin vermek önemli bir kural ihlalidir.
İnsanın bu şekilde otobüse binmesine izin verilmiyor.
Eğer onun o gemiye binmesine izin vermeseydim eğer burada olsaydı şansımızı zorladığımız konusunda beni uyarırdı.
Bunda da Roseun Disneylandda binmesine yardım ederken.
Lütfen uçağa binmesine izin verir misiniz?
Shay, hanımların gemiye binmesine yardım et.
Onun Bombay uçağına binmesine müsade etmemin imkanı yok.
Elbette önce Eddingtonın binmesine izin verebilirdim.
Çekirgenin o adamla arabaya binmesine izin vermemeliydim.
Karakol personelinin gemiye binmesine izin ver, ama onları izle.
Çocuklarla birlikte o otobüse binmesine hiçbir koşulda izin verilmeyecek.
Trene binmeye çalışan kişiyi gördünüz mü?
Belliki benim arabama binmesini söyleyen kişiyle aynı kişi.
Tekneye binmek için bile çok yaşlı.
Çünkü otobüse binmeye karar verdi.
Stitch gemiye binmek zorunda mı?
Pritchard bir uçağa binmeye kalkarsa, onu enseleyeceğiz.
Sonra Melissa binmek istedi.
Asansöre kimse binmeden eğer zemin kata inebilirsem her şey yoluna girecek.