Buraya ulaşmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Buraya ulaşmak için çok şey yaptın.
Tüm hayatın boyunca buraya ulaşmak için çalıştın, hata yapayım deme.
Buraya ulaşmak için çok şey yaptın.
O halde Timberline bölgesinden buraya ulaşmak için 200 mil yol katetmesi gerekiyor.
Buraya ulaşmak için zorlu dövüşlerden geçtin.
Combinations with other parts of speech
İlki, Dünya Kupası herkesin takımının nerede durduğunu ve buraya ulaşmak için ne yaptığını bildiği bir olay.
Buraya ulaşmak için yoğun çaba harcadık.
Çünkü her zorluğu aşıp buraya ulaşmak için yapmak zorunda kaldıklarınız tam da büyük bir sanatçı olmak için gereken şeylerdir.
Buraya ulaşmak için sıkı çalıştılar.
Jenn, Buraya ulaşmak için 4 saat yol geldik.
Buraya ulaşmak için 20 yıllık bir yolculuk oldu.
Ziyaretçiler buraya ulaşmak için 108 taş basamaklı merdiveni tırmanmaya mecbur ama tepede göreceğiniz manzara bu tırmanışa değecektir.
Buraya ulaşmak için mutlaka bir araç gerekir.
Buraya ulaşmak için en kolay olan yöntem ise taksi kullanmaktır.
Buraya ulaşmak neden bu kadar uzun sürdü diye merak edebilirsiniz.
Buraya ulaşmak için otobüs ile ulaşımı da kullanabilirsiniz.
Buraya ulaşmak için Slovakyadaki kayak merkezlerine transfer rezervasyonu yapın.
Buraya ulaşmak için Sidneydeki şoförlü araç kiralama hizmetini kullanın.
Buraya ulaşmak için Maniladan düzenli olarak yapılan gezilerden birine de katılabilirsiniz.
Buraya ulaşmak için çölü geçerken ölmek için ne çok yol olduğunu unutuyorsun.
Buraya ulaşmak, yabancı ziyaretçiler için ilk defa bile oldukça kolay.
Annesi buraya ulaşmak için, çok acıya katlanmış onun durumunda başkası olsaydı, haftalar öncesinden ölmüş olurdu.
Buraya ulaşmak için 600 mil yol kat ettiler ve buzlar erimişken sığ tatlı su koylarına erişebilirler.
Buraya ulaşmaları pek zaman almaz.
Buraya ulaşmamız lazım.
Git, onlar buraya ulaşmadan önce onları durdur.
Buralara ulaşmak için pek çoğumuz öldü.
Füzelerin buraya ulaşması sadece 5 dakika sürecek.
Fitili yakacağım ve buraya ulaştığında çekiç düşecek… ve tombala!
Ama buraya ulaştığımızda yapılacak bir şey yoktu.