Evrak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ultimate Evrak.
Resmi evrak istemedi.
Evrak, Japonca idi.
Bay Doran evrak işlerini halletti.
Evrak ve Seyahat Çantaları.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Halletmemiz gereken birkaç evrak işi var.
Yani evrak işi değil.
Sana güvenmek için bir sürü evrak ama sen olmalısın.
Yasal evrak dolu bir klasör var burada.
Böyle bir alışverişte evrak istemeyen bir eyalet.
Tüm evrak işleriyle ben ilgilenmiştim.
Depozitomu geri almak için birkaç evrak imzalamam gerekliydi.
Bir sürü evrak işi ve yapılacak otopsiler var.
Onun masasından geçen her hayatî evrak bana gelirdi.
Birkaç evrak teslim ediyorsun diye 1,000 Dolar mı alıyorsun?
Memur Russell, burada sadece bir sürü evrak işiniz var.
Bana bu evrak kutularında ne aradığını bir daha söyle.
Bu harika, çünkü yanında süper sevimli evrak çantası yolluyorlar.
Evrak işlerini hallettim ama son birkaç sorum kaldı.
Benim evlat edinme işlemlerimde sahte evrak hazırladığınızda, yasal mıydı?
Evrak getir-götür işi. Günde iki saat yorgun görün.
Doldurulacak bir sürü evrak var. Ama merak etme, yarın hallederiz.
Şimdi sadece birkaç tıklama ileyapabilirsiniz hack the game Ultimate Evrak.
Sana göre, bir kadın evrak ya da dosya istediğinde Bu bile işaret.
Kilitli yerlerden, hiç çaktırmadan… şeytani bir zekayla evrak araklamanın yolu.
Onu ülkeden çıkarmak için evrak sahteciliği yapmamı mı istiyorsun?
Resmi evrak taşıyan iki Alman kurye, Orandan gelen trende öldürülmüştür.
Marsdenın masasında yarım kalmış evrak işiyle dumanı tüten bir fincan kahve bulduk.
Son birkaç aydır evrak sahteciliği konusunda uzman kılığında örgütün içinde.
Venezüellada az miktarda sahte evrak hazırlayan ve rüşvet alan sınır muhafızları var.